Page 93 - Allah İçin Yaşamak
P. 93
Adnan Oktar (Harun Yahya)
Allah'tan yüz çevirmiş olanlar içinse, ölüm kesin bir yıkım ve fela-
ketin başlangıcıdır. Hiç ölmeyecekmiş gibi yaşayarak Allah'ı unu-
tanların, ölüm geldiğinde duyacakları pişmanlığın bir şey ifade
etmeyeceğini Rabbimiz Kuran'da haber vermiştir:
Tevbe; ne, kötülükleri yapıp-edip de onlardan birine ölüm ça-
tınca: "Ben şimdi gerçekten tevbe ettim" diyenler, ne de kafir
olarak ölenler için değil. Böyleleri için acı bir azap hazırlamı-
şızdır. (Nisa Suresi, 18)
Sonunda, onlardan birine ölüm geldiği zaman, der ki: "Rabbim,
beni geri çevirin. Ki, geride bıraktığım (dünya)da salih amel-
lerde bulunayım." Asla, gerçekten bu, yalnızca bir sözdür, bunu
da kendisi söylemektedir. Onların önlerinde, diriltilip kaldırı-
lacakları güne kadar bir engel (berzah) vardır. (Müminun Suresi,
99-100)
Kendini Allah'a adamayan herkes -Allah'ın dilemesi dışında- bu
pişmanlığı yaşayacaktır.
Öyleyse, madem hayat çok kısadır, bu hayattan sonra sonsuz bir
gerçek hayat vardır ve madem o sonsuz hayat, bu dünyada Allah'ın
rızasını arayarak kazanılacaktır; bu durumda;
- İnsanın buradaki kısa ve değersiz hayatından çok, ölümden
sonra başlayacak gerçek hayatını düşünmesi gerekir. Bu yüzdendir
ki, bu gerçeği kavramış olan müminler "katıksızca (ahireti asıl)
yurdu düşünüp-anan ihlas sahipleri"dirler. (Sad Suresi, 46)
- Dünyada elde edilecek servet ve imkanlara tutkuyla bağlanmanın
bir anlamı yoktur. Kimse ne malını, ne güzelliğini, ne kuvvetini ne ai-
lesini, ne de şöhretini ahirete götüremez. Bunların hiçbiri mezardaki
insana eşlik edemez. Mezara giren yalnızca kefene sarılı bir bedendir;
o da kısa bir süre içinde kurtlanıp çürümeye başlayacaktır.
91