Page 41 - Karanlık Tehlike Bağnazlık
P. 41
Adnan Oktar
(Harun Yahya)
Burada söz konusu kişilerin son derece çarpık iddiala-
rına delil göstermeye çalıştıkları ayetin açıklaması şöyledir: "Hiçbir
ayeti neshetmez" ifadesinde geçen "ayet" kelimesi tekil anlamında-
dır. Ayet kelimesinin delil, mucize gibi anlamları da vardır fakat
Kuran'da Kuran ayetlerini niteleyen "ayet" kelimesi hiçbir zaman
tekil olarak kullanılmaz. Tekil olarak kullanılan ayet kelimesi
daima "delil" anlamında kullanılmış ve diğer tüm ayetlerde bu
anlamıyla tercüme edilmiştir.
Dolayısıyla buradaki anlam "Kuran ayetleri" değil, daha önce
gelmiş olan "deliller, kurallar ve şeriatlardır". Dolayısıyla ayete
göre, kendilerine hak kitaplar verilen önceki toplulukların yani
Musevilerin ve Hristiyanların yükümlü olduğu bir kısım uygulama
ve hükümler zaman içinde unutulmuşsa bunlar Kuran ile hatırlatıl-
makta veya ortadan kaldırılmaktadır. Onun yerine ise bir benzeri
veya daha hayırlısı Kuran ile getirilmiş olmaktadır.
Burada ayette geçen "unutturma" kelimesinin de üzerinde dur-
mak gerekir. Bir hükmün diğerini nesih etmesi için, diğer hükmün
"unutulmuş" olması gerekmektedir. Kuran'da ayetlerin tamamı
1400 senedir değişmeden durduğuna göre, bir ayetin diğerini nesih
etmesi gibi bir durum söz konusu olamaz. Bağnazların nesih edil-
diğini iddia ettikleri hükümler unutulmuş değildir, Kuran'da halen
bulunmaktadır. Buradan da açıkça anlaşılmaktadır ki, burada bah-
sedilen nesih konusu ayetin bir diğer ayeti nesih etmesi şeklinde
değil, geçmiş topluluklara ait olup, zamanla unutulmuş hükümlere
yöneliktir. Geçmiş topluluklara indirilmiş fakat "unutturulmuş"
olan hükümler, bu hükümlerin daha hayırlısı veya bir benzeri şek-
linde Kuran ile söz konusu topluluklara, hüküm olarak gönderil-
miştir.
39