Page 196 - Hayatın Gerçek Kökeni
P. 196

HAYATIN GERÇEK KÖKEN‹




















                                                  Darwin döneminde hücrenin çok basit
                                                  bir yap›ya sahip oldu¤u san›l›yordu. Dar-
                                                  win'in destekçisi Ernst Haeckel, deniz di-
                                                  binden ç›kard›¤› üstteki çamurun kendi
                                                  kendine "canlanaca¤›n›" ileri sürmüfltü.

                 Hücredeki Kompleks Yap› ve Sistemler

                 Darwin zaman›nda canl› hücresinin kompleks yap›s› bilinmiyordu.
             Bu nedenle dönemin evrimcileri, canl›l›¤›n nas›l ortaya ç›kt›¤› sorusuna
             "rastlant›lar ve do¤al olaylar" cevab›n› vermenin çok ikna edici oldu¤unu
             sanm›fllard›. Darwin ilk hücrenin "küçük, ›l›k bir su birikintisinde" kolay-
             l›kla oluflabilece¤ini öne sürmüfltü. 239  Darwin'in destekçilerinden Alman
             biyolog Ernst Haeckel ise, bir araflt›rma gemisi taraf›ndan okyanus dibin-
             den ç›kart›lan bir çamur kar›fl›m›n› mikroskop alt›nda incelemifl ve bunun
             canl›ya dönüflen cans›z bir madde oldu¤unu iddia etmiflti. Bathybus Haec-
             kelii (Haeckel Çamuru) olarak an›lan bu sözde "canlanan çamur", evrim te-
             orisini kuran kiflilerin canl›l›¤› ne denli basit bir olgu olarak gördüklerinin
             bir ifadesiydi.
                 Oysa canl›l›¤›n en küçük detay›na kadar inen 20. yüzy›l teknolojisi,
             hücrenin insano¤lunun karfl›laflt›¤› en kompleks sistemlerden biri oldu¤u-
             nu ortaya ç›kard›. Bugün hücrenin içinde; enerjiyi üreten santraller; yaflam
             için zorunlu olan enzim ve hormonlar› üreten fabrikalar; üretilecek bütün
             ürünlerle ilgili bilgilerin kay›tl› bulundu¤u bir bilgi bankas›; bir bölgeden
             di¤erine ham maddeleri ve ürünleri nakleden kompleks tafl›ma sistemleri,
             boru hatlar›; d›flar›dan gelen ham maddeleri ifle yarayacak parçalara ayr›fl-
             t›ran geliflmifl laboratuvar ve rafineriler; hücrenin içine al›nacak veya d›fl›-



                                              194
   191   192   193   194   195   196   197   198   199   200   201