Page 142 - Hz. İsa (as) Gelecek
P. 142
140 HZ. İSA (A.S.) GELECEK
Yukarıdaki sözünde görüldüğü gibi, Bediüzzaman Hz. İsa
(a.s.)'ın yeryüzüne döndüğü ilk yıllarda ancak yakın çevresinin
onu tanıyabileceğini bildirmiştir. Yakınında bulunan bu insanla-
rın onu tanımasının ise ancak 'imanın nuru' ile olabileceğini
belirtmiştir. Elbette burada 'imanın nuru' ile ne kastedildiğine
değinmek gerekir. 'İmanın nuru' Allah'ın varlığına, birliğine ina-
nan ve Kuran'a ve sünnete uyan insanlara Rabbimiz'in verdiği
bir anlayıştır. Müminler Allah'ın verdiği bu anlayışla, olayları
çok açık olarak değerlendirebilir, birçok konunun girift nokta-
larını rahatça kavrayabilirler. Kuran'da bildirildiği gibi mümin-
ler, çevrelerindeki herşey üzerinde derin derin düşünen, dola-
yısıyla olaylardaki incelikleri, detayları gözden kaçırmayan
insanlardır. Nitekim bir ayette Allah, samimi kalple iman edip
her olayın inceliğini ve derinliğini kavramaya çalışan, gördükle-
ri detaylarda kendilerini Yaratan'ın büyüklüğünü, gücünü kav-
rayarak O'ndan korkanlara 'doğruyu yanlıştan ayırma' konu-
sunda anlayış vereceğini bildirmiştir:
Ey iman edenler, Allah'tan korkup-sakınırsanız, size
doğruyu yanlıştan ayıran bir nur ve anlayış (furkan)
verir, kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar. Allah büyük
fazl sahibidir. (Enfal Suresi, 29)
Bu ayet doğrultusunda düşünüldüğünde, Hz. İsa (a.s.)'ı yer-
yüzüne dönüşünde tanıyıp ona itaat edecek olanların da,
Allah'a ve Kuran'a iman eden, her olayı derinlemesine düşünüp
kavramaya çalışan salih müminler olacağı anlaşılmaktadır.
Nitekim Bediüzzaman Said Nursi bir başka sözünde konuya
şöyle dikkat çeker:
Hatta Hazret-i İsa Aleyhisselam'ın nuzulü dahi ve kendisi İsa
Aleyhisselam olduğu, nur-u imanın dikkatiyle bilinir; herkes
bilemez. (Şualar, s.487)