Page 179 - Hz. İsa (as) Gelecek
P. 179

HARUN YAHYA (ADNAN OKTAR)                    177


            ler bile inanmayacak kadar büyülendiklerini şöyle bildirmekte-
            dir:
                Onların üzerlerine gökyüzünden bir kapı açsak, ordan
                yukarı yükselseler de, mutlaka: "Gözlerimiz döndürül-
                dü, belki biz büyülenmiş bir topluluğuz" diyeceklerdir.
                (Hicr Suresi, 14-15)
                 Bu kadar geniş bir kitlenin üzerinde bu büyünün etkili
            olması, insanların gerçeklerden bu kadar uzak tutulmaları ve
            150 yıldır bu büyünün bozulmaması ise, kelimelerle anlatıla-
            mayacak kadar hayret verici bir durumdur. Çünkü, bir veya
            birkaç insanın imkansız senaryolara, saçmalık ve mantıksızlık-
            larla dolu iddialara inanmaları anlaşılabilir. Ancak dünyanın
            dört bir yanındaki insanların, şuursuz ve cansız atomların ani
            bir kararla biraraya gelip; olağanüstü bir organizasyon, disiplin,
            akıl ve şuur gösterip kusursuz bir sistemle işleyen evreni, can-
            lılık için uygun olan her türlü özelliğe sahip olan Dünya geze-
            genini ve sayısız kompleks sistemle donatılmış canlıları meyda-
            na getirdiğine inanmasının, "büyü"den başka bir açıklaması
            yoktur.
                 Nitekim, Allah Kuran'da, inkarcı felsefenin savunucusu
            olan bazı kimselerin, yaptıkları büyülerle insanları etkiledikleri-
            ni Hz. Musa ve Firavun arasında geçen bir olayla bizlere bildir-
            mektedir. Hz. Musa, Firavun'a hak dini anlattığında, Firavun
            Hz. Musa'ya, kendi "bilgin büyücüleri" ile insanların toplandığı
            bir yerde karşılaşmasını söyler. Hz. Musa, büyücülerle karşı-
            laştığında, büyücülere önce onların marifetlerini sergilemeleri-
            ni emreder. Bu olayın anlatıldığı ayet şöyledir:
                (Musa:) "Siz atın" dedi. (Asalarını) atıverince, insanların
                gözlerini büyüleyiverdiler, onları dehşete düşürdüler ve
   174   175   176   177   178   179   180   181   182