Page 185 - Münafığın Sırları
P. 185

Harun Yahya (Adnan Oktar)                183


            dehşet içinde bakakalırlar ya da paniğe kapılarak dengesiz bir
            tavır içine girerler.
                Şimdiye dek belirtmiş olduğumuz bütün özellikler, müna-
            fıkların hem dünyada hem de ahiretteki durumlarını bizlere ha-
            ber vermekte, onların niteliklerini ve karanlık ruh hallerini ta-

            nıtmaktadır. Müminlere bakış açıları ayetlerde detaylı olarak
            tarif edilmektedir. Allah'tan gereği gibi korkmayan bu kişiler
            dünya hayatında müminlere karşı sürekli bir faaliyet halinde-
            dirler. Bunu adeta görev edinirler ve büyük bir kararlılıkla tu-
            tumlarını sürdürürler. Bunlar, onların doğal davranışlarıdır.
            Şeytan, yapmakta olduklarını onlara güzel gösterir. Allah'ı ve
            O'nun ayetlerini unutan bu gafil kişiler, şeytanın üzerlerini 'ne-
            redeyse bir kabuk gibi' bağlamasıyla, imanlarından sonra inka-
            ra sapmışlardır.
                Görüldüğü gibi, bu özellikler çeşit çeşit olabilmektedir.
            Ancak sonuçta hepsinin amacı ve niyeti aynıdır: Bir an önce
            kendi menfaatlerini artırabilmek ve müminlere verebilecekleri
            en fazla zararı vererek onlardan ayrılmaktır.
                Aralarında bulundukları süre içinde, eninde sonunda on-
            lardan ayrılacaklarını bilirler. Belirledikleri ayrılık vakti, genel-
            likle zorluk anlarıdır. Nitekim bilindiği gibi, her peygamber,

            iman etmeyen bir topluluğa -onları uyarıp korkutmaları- için
            gönderilmişlerdir. Kendi aralarında alıştıkları 'ataların dini'ni
            yaşayan inkarcılar ise, her gelen elçiye karşı çıkmışlar, anlattık-
            larını kabul etmemekte diretmişlerdir. Onları sözlü ve fiili bir-
            takım saldırılarla etkisiz bırakmaya çalışmışlardır. Ancak tarih
            boyunca bu şekilde davranan bütün inkarcılar, bilmedikleri giz-
            li bir kanun dolayısıyla hiçbir sonuca varamamışlar ve dünyada
   180   181   182   183   184   185   186   187   188   189   190