Page 144 - Hazreti Süleyman
P. 144

S S      ebe Devleti'nin çok güçlü ordulara sahip oldu¤undan çeflitli ayetlerde


                                bahsedilir. Sebe ordusunun komutanlar›n›n Kuran'da aktar›lan bir ifa-
                     desi, bu ordunun  son karar› Sebe Melikesi'ne b›rakt›¤›n› göstermektedir. Komutan-
                     lar, Sebe'nin kad›n yöneticisine (Melikesi'ne) flöyle derler:

                          ... Biz kuvvet sahibiyiz ve zorlu savaflç›lar›z. ‹fl konusunda karar senin-
                          dir, art›k sen bak, neyi emredersen (biz uygular›z). (Neml Suresi, 33)
                          Ancak Sebe Devleti'nin bu askeri gücü onlara hiçbir fayda sa¤lamam›fl ve pey-
                     gamberlerinin uyar›lar›n› dinlemeyen ve Allah'›n nimetlerine nankörlük eden Sebe
                     halk›, nesiller sonra korkunç bir sel felaketiyle cezaland›r›lm›flt›r. Kuran'da Sebe hal-
                     k›n›n yaflad›¤› yerler flöyle tarif edilmektedir:

                          Andolsun, Sebe' (halk›)n›n oturdu¤u yerlerde de bir ayet vard›r. (Evleri)
                          Sa¤dan ve soldan iki bahçeliydi. (Onlara demifltik ki:) "Rabbinizin r›z-
                          k›ndan yiyin ve O'na flükredin. Güzel bir flehir ve ba¤›fllayan bir
                          Rabb(iniz var)." (Sebe Suresi, 15)
                          Yukar›daki ayetlerde de vurguland›¤› gibi, Sebe halk›, estetik yönüyle çarp›c›,
                     bereketli ba¤ ve bahçeleri olan bir toprakta yafl›yordu. Ticaret yollar› üzerinde bu-
                     lunan ve bu nedenle de refah düzeyi oldukça yüksek olan Sebe Ülkesi, dönemin en

                     gözde beldelerinden biriydi. Hayat flartlar›n›n ve ortam›n böyle olumlu oldu¤u ül-
                     kede Sebe halk›na düflen, ayette bildirildi¤i gibi "Rablerinin r›zk›ndan yemek ve
                     O'na flükretmek"ti. Ama öyle yapmad›lar ve nankörlerden oldular. Ayetlerde Sebe
                     halk›n›n tavr› flu flekilde haber verilir:






                                                          142
   139   140   141   142   143   144   145   146   147   148   149