Page 254 - Tarihi Bir Yalan Kabataş Devri
P. 254
TARİHİ BİR YALAN: KABATAŞ DEVRİ
Örneğin şu anda okuduğunuz kitaba, kitabı tutan ellerinize bakın,
sonra başınızı kaldırın ve çevrenize bakın. Şu anda gördüğünüz net-
lik ve kalitedeki bu görüntüyü başka bir yerde gördünüz mü? Bu
kadar net bir görüntüyü size dünyanın bir numaralı televizyon şir-
ketinin ürettiği en gelişmiş televizyon ekranı dahi veremez. 100 yıl-
dır binlerce mühendis bu netliğe ulaşmaya çalışmaktadır. Bunun
için fabrikalar, dev tesisler kurulmakta, araştırmalar yapılmakta,
planlar ve tasarımlar geliştirilmektedir. Yine bir TV ekranına bakın,
bir de şu anda elinizde tuttuğunuz bu kitaba. Arada büyük bir net-
lik ve kalite farkı olduğunu göreceksiniz. Üstelik, TV ekranı size iki
boyutlu bir görüntü gösterir, oysa siz üç boyutlu, derinlikli bir pers-
pektifi izlemektesiniz.
Uzun yıllardır on binlerce mühendis üç boyutlu TV yapmaya,
gözün görme kalitesine ulaşmaya çalışmaktadırlar. Evet, üç boyutlu
bir televizyon sistemi yapabildiler ama onu da gözlük takmadan üç
boyutlu görmek mümkün değil, kaldı ki bu suni bir üç boyuttur.
Arka taraf daha bulanık, ön taraf ise kağıttan dekor gibi durur.
Hiçbir zaman gözün gördüğü kadar net ve kaliteli bir görüntü oluş-
maz. Kamerada da, televizyonda da mutlaka görüntü kaybı meyda-
na gelir.
İşte evrimciler, bu kaliteli ve net görüntüyü oluşturan meka-
nizmanın tesadüfen oluştuğunu iddia etmektedirler. Şimdi biri size,
odanızda duran televizyon tesadüfler sonucunda oluştu, atomlar bi-
raraya geldi ve bu görüntü oluşturan aleti meydana getirdi dese ne
düşünürsünüz? Binlerce kişinin biraraya gelip yapamadığını şuur-
suz atomlar nasıl yapsın?
Gözün gördüğünden daha ilkel olan bir görüntüyü oluşturan
alet tesadüfen oluşamıyorsa, gözün ve gözün gördüğü görüntünün
de tesadüfen oluşamayacağı çok açıktır. Aynı durum kulak için de
geçerlidir. Dış kulak, çevredeki sesleri kulak kepçesi vasıtasıyla top-
252