Page 207 - Risale-i Nur - Şualar
P. 207

Yedinci Mes'ele

                          [Denizli Hapsinde bir Cuma gününün meyvesidir.]




                      ۞    ٌبر ٌ قَاٌوهٌوَاٌِرصبْلاٌحمَلَكٌَّلاٌةعاسلاٌرمَاٌامو
                                                   ِ ِ
                          ه  َ  ْ َ ه ْ  َ َ  ِ  ْ    َ َّ  ه ْ  َ َ
                      ٌٰ لا ٌرهظناف  ۞ ٌ  ٌة ٌ دحاوٌ ٍ سفنَك ٌ ٰلا ٌمهكثعبٌ ٌ َلوٌمهكقْل ٌ خٌام ٌ
                     َٓ ِ
                                               ِ
                                   ِ ٍ
                                  َ
                         ْ ْ َ
                                                         َ ْ ه
                                          ْ َ
                                                                َ َ
                                      َ
                                                 ْ ه ْ َ
                              ِ
                                  ِ
                                                                    ِ
                                     ِ
                                                                           ِ
              ٌ ٌٰ تومْلا ٌ ِ يِ ٌ حمَل ٌ ٌ كلذ ٌناٌاتِومٌدعبٌضرَلْاٌ ِ يِحيٌفي  ٌ ٌ َك  ِ ٌ للّا ٌت ٌ محر ٌ ٌ راثٰا
                                 َّ ٰ
                                                                ٰ
                                                                            َ
                            َ
                 ْ َ
                                                                      َ ْ َ
                                                       ْ ه َ ْ
                                           ْ
                        ْ ه
                                    َ ْ َ َ َ َ ْ
                                         ٍ ۪
                                    ٌ ري ٌ دق َ  ٌء َ شٌَلهك ٌ ِ  ٌٰ لٰع ٌوهو
                                              ِّ
                                                     َ ه َ
                                                   َ
                                          ْ


              Bir  zaman  Kastamonu'da  "Hâlıkımızı  bize  tanıttır"  diyen  lise
           talebelerine sâbık  Altıncı  Mes'ele'de mekteb fünununun dilleriyle ver-
           diğim Dersi, Denizli Hapishanesinde benimle temas edebilen mahpuslar
           okudular.  Tam  bir  Kanaat-ı  İmaniye  aldıklarından  Âhirete  bir  iştiyak
           hissedib, "Bize Âhiretimizi de tam bildir. Tâ ki nefsimiz ve zamanın
           şeytanları bizi yoldan çıkarmasın, daha böyle hapislere sokmasın."
           dediler.  Ve  Denizli  Hapsindeki  Risale-i  Nur  Şakirdlerinin  ve  sâbıkan
           Altıncı  Mes'ele'yi  okuyanların  arzuları  ile  Âhiret  Rüknünün  dahi  bir
           hülâsasının  beyanı  lâzım  geldi.  Ben  de  Risale-i  Nur'dan  bir  kısacık
           hülâsa ile derim:

              Nasılki  Altıncı  Mes'ele'de  biz  Hâlıkımızı  arzdan,  Semavattan
           sorduk; onlar fenlerin dilleri ile güneş gibi Hâlıkımızı bize tanıttır-
           dılar.  Aynen  biz  de,  Âhiretimizi  başta  o  bildiğimiz  Rabbimizden,
           sonra  Peygamberimizden,  sonra  Kur'anımızdan,  sonra  sair  Pey-
           gamberler  ve  Mukaddes  Kitablardan,  sonra  Melaikelerden,  sonra
           Kâinattan  soracağız.  İşte  birinci  mertebede  Âhireti  Allah'tan
           soruyoruz. O da
   202   203   204   205   206   207   208   209   210   211   212