Page 574 - Risale-i Nur - Şualar
P. 574

576                                                                                                                                   ŞUÂLAR


          soğuk ve yabancı isnad, eğer faraza yüzde yüz tahakkuk edeceğini yüzlerce
          salahiyetli kimseler temin etseler; benim de Aklım şimdikinden yüz defa
          fazla  olsa,  Risale-i  Nur'un  ve  Onun  çok  muhterem  Müellifinin  bende
          bıraktığı  manevî  intiba  ile  bütün  mevcudiyetimle  bu  geçici  ve  tükenici
          siyasî lezzet ve maceradan kaçıp Âhirete İman ve Cehennem'den kurtulmak
          yolunda sarfederim. Gerek Risale-i Nur'un kıymetli Müellifine hürmetimiz
          ve  bağlılığımız  ve  gerekse  Risale-i  Nur'un  okunması,  yazılması  ve  Nur
          Talebeleriyle muhabere ve münasebetimiz, -Denizli Ağır Ceza Mahkeme-
          si'nin  ve  Yüksek  Yargıtay'ın  da  tasdiki  ile-  doğrudan  doğruya  uhrevîdir.
          Öyle ki: Risale-i Nur'dan aldığımız fikirle, bu nurlu varlıkları hiçbir suretle
          dünyevî  ve  maddî  kıymetlere  değişmeyiz.  Bu  bizde  bir  İman  halinde,
          ölünceye kadar yaşayacaktır.

              Muhterem Heyet-i Hâkime!..

              Madem ki böyle dehşetli bir isnad ile burada toplanmış bulunuyoruz.
          Öyle ise şu ehemmiyetli Hakikatı beyan etmek, benim için memleket ve
          Vicdan borcu olmuştur. Yalnız kendi muhitimde Risale-i Nur'un gösterdiği
          fevkalâde ıslahat ile bütün halkın gözü önünde şu on seneyi mütecaviz bir
          zamanda  başta  kendim  olmak  üzere  birçok  kimseler  var  ki,  evlerinin
          yollarını öğrenmişler. Süflî gidişatları aile saadetine dönmüş. Şimdi anaları
          babaları, sebeb olanlara Dua ediyorlar. Vilayetimiz dâhil ve civarlarında bu
          kabilden  daha  birçoklarının  hallerini  dinleyiniz.  Bahusus  Denizli
          Hapishanesinde, Risale-i Nur oraya girmesiyle mahbuslar üzerinde öyle bir
          hüsn-ü  tesir  yapmıştı  ki;  halen  bu  tesir  dillerde  gezmektedir.  Keza  bu
          Afyon  Hapishanesine  dâhil  olduğum  zaman  kimin  ile  konuşsam,  eski
          halleriyle  şimdiki  hallerini  zikredib  minnet  ve  şükranla  Nur  Talebelerine
          Dua ediyorlar. Bu Hakikatlar meydandadır... Ben İnsan olayım da, bana ve
          hemcinsime bu derece ahlâkî ve içtimaî ve uhrevî ıslah edici ve bahusus
          Kitabımız  Kur'anın  mühim  bir  Tefsiri  olan  Risale-i  Nur'a  ve  Onun
          muhterem Müellifine ve vatandaşlarına  Müslümanca muhabbet ve Teselli
          Mektubu yazmak, bir siyaset mevzuu olacağına hayret ediyorum. İşte bu
          hayretle  diyorum  ki;  böyle  suç  olmaz.  Olsa  olsa  Kur'an  ve  dolayısıyla
          Risale-i  Nur'un  gizli  düşmanları  adliye  ve  zabıtaya  evham  verip  bizleri
          böyle  hapislere  doldurmağa  sebeb  oluyorlar.  Elbette  yüksek  hâkimler  bu
          Hakikatları  görecekler  ve  ellerini  vicdanlarına  koyup  ebedî  ve  İlahî  çok
          müjdeleri
   569   570   571   572   573   574   575   576   577   578   579