Page 245 - Hz İbrahim (as) ve Hz Lut (as)
P. 245

Harun Yahya (Adnan Oktar)






               gılayıcı olamamıştır. Ancak görme ve işitme olayında, tüm
               bunların ötesinde, çok büyük bir gerçek daha vardır.


                     Bey nin İçin de Gö ren ve Du yan

                              Şu ur Ki me Ait tir?


                    Beynin içinde, ışıl ışıl renkli bir dünyayı seyreden, senfo-
               nileri, kuşların cıvıltılarını dinleyen, gülü koklayan kimdir?

                    İnsanın gözlerinden, kulaklarından, burnundan gelen
               uyarılar, elektrik sinyali olarak beyne gider. Biyoloji, fizyoloji
               veya biyokimya kitaplarında bu görüntünün beyinde nasıl
               oluştuğuna dair birçok detay okursunuz. Ancak, bu konu hak-
               kındaki en önemli gerçeğe hiçbir yerde rastlayamazsınız: Be-
               yinde, bu elektrik sinyallerini görüntü, ses, koku ve his olarak
               algılayan kimdir?
                    Beynin içinde göze, kulağa, burna ihtiyaç duymadan tüm
               bunları algılayan bir şuur bulunmaktadır. Bu şuur kime aittir?

                    Elbette bu şuur beyni oluşturan sinirler, yağ tabakası ve si-
               nir hücrelerine ait değildir. İşte bu yüzden, herşeyin maddeden
               ibaret olduğunu zanneden Darwinist-materyalistler bu sorula-
               ra hiçbir cevap verememektedirler. Çünkü bu şuur, Allah'ın
               yaratmış olduğu ruhtur. Ruh, görüntüyü seyretmek için göze,
               sesi duymak için kulağa ihtiyaç duymaz. Bunların da ötesinde
               düşünmek için beyne ihtiyaç duymaz.

                    Bu açık ve ilmi gerçeği okuyan her insanın, beynin içinde-
               ki birkaç santimetreküplük, kapkaranlık mekana tüm kainatı
               üç boyutlu, renkli, gölgeli ve ışıklı olarak sığdıran yüce Allah'ı
               düşünüp, O'ndan korkup, O'na sığınması gerekir.







                                           243
   240   241   242   243   244   245   246   247   248   249   250