Page 107 - Doğadaki Mühendislik
P. 107

Harun Yahya (Adnan Oktar)
















           Bu balıklar birarada bulunduklarında çok ilgi çekici bir görüntü oluşur. Örneğin Surinam
           nehrinin ağzına yakın bölgede gelgiti bekleyen yüzlerce Anableps aynı anda periskop gibi
           suyun dışını gözetler. Sular çekildiğinde balıklar kendilerini kıyıya atıp besin dolu çamurlar-
           dan yutacaklardır. Bir tehlike anında örneğin alçaktan uçan kuşlar veya büyük balıkçıllar
           geldiğinde de hemen derin sulara geri döneceklerdir.


              Peki bu gözler evrim teorisinin öne sürdüğü gibi tesadüfi gelişim-
           lerle ortaya çıkmış olabilir mi? Yani benzeri olmayan bu optik tasarım
           tesadüfen bir balığın gözlerinde var olabilir mi? Daha sonra yine aynı
           tesadüflerle nesilden nesile aktarılarak oluşabilir mi?
              Elbette ki böyle bir tasarımın tesadüfen olması mümkün değildir.
           Göz gibi kompleks organlar, iç içe geçmiş pek çok parçanın birarada
           çalışmasıyla oluşur ve bu parçaların birisi bile olmasa ya da kusurlu
           olsa hiçbir işe yaramazlar. Bu tür sistemler, "indirgenemez komplek-
           slik" olarak tanımlanan özelliğe sahiptirler. Örneğin insan gözü daha

           basite indirgenemez, çünkü eksiksiz olarak tüm detaylarıyla birlikte
           var olmadığı sürece göz hiçbir işe yaramaz. Bu da gözün zaman içinde
           aşama aşama oluşamayacağının bir kanıtıdır.
              Bu gerçek, "eğer birbirini takip eden çok sayıda küçük değişiklikle kom-
           pleks bir organın oluşmasının imkansız olduğu gösterilse, teorim kesinlikle
                            35
           yıkılmış olacaktır" diyen Darwin'in endişe ettiği gibi, evrim teorisini
           en temelinden yıkmaktadır.
              Darwin, "gözün evrimi" konusunda bir açmazla karşı karşıya


                                             105
   102   103   104   105   106   107   108   109   110   111   112