Page 124 - Doğadaki Mühendislik
P. 124
Doğadaki Mühendislik
Silver, kızılaltı kameralarla bu böceklerin çeşitli fotoğraflarını çek-
miş ve yaydıkları ısı miktarlarını gözlemlemiştir. Resimler ısınma,
uçuş ve uçuş-sonrası soğuma sırasında kış güvelerinin bacaklarının,
kanatlarının ve karın bölgelerinin çok az ısındığını ya da hiç ısınmadı-
ğını göstermiştir.
George Silver'ın araştırmaları kış güvelerindeki bir başka yaratılış
mucizesini gün ışığına çıkarmıştır: Güvelerdeki bu mekanizma, baş ve
karın bölgesine ısı akışını geciktiren, aynı zamanda bacaklarla kanat-
lar gibi uç bölgelere ısı transferini tümüyle engelleyen bir yalıtım sis-
temidir. Isının göğüs dışındaki daha soğuk vücut bölgelerine yayıl-
masını önleyen bu tasarım sayesinde güve, kendisi için hayati önemi
olan göğüs sıcaklığını muhafaza etmektedir.
Ancak burada önemli bir soru akla gelecektir. Titreşme sonucunda
uçuşa geçen bir kış güvesinin karın sıcaklığı ortalama 2°C'lik bir artış
gösterir; aynı zamanda göğüs sıcaklığındaki artış ise 35°C'yi bulur.
Peki bu yalıtım sistemi, birbirinden bir ya da iki milimetre uzaklık-
taki karın ve göğüs bölgeleri arasındaki 30°C'yi aşan bu sıcaklık farkı-
nı nasıl koruyabilmektedir?
Bu sorunun yanıtı da güvenin dolaşım sistemindeki hayranlık
uyandıran başka bir tasarımda gizlidir.
Kış Gü ve le ri nin Fark lı Vü cut Ya pı la rı
Kan, tüm güvelerde tek bir damarda, karından göğüse, buradan da
başa doğru akar ve bu sırada ısınır. Dönüşte ise doku içinden süzülür.
Bununla birlikte kış güvesinin anatomileri diğerlerinden, örneğin yaz
güvelerinden farklıdır. Kış güvesinin soğuk havalarda yaşamasını
sağlayan da işte bu tasarım farklılığıdır.
Kış güvesinin kuyruğu boyunca ilerleyen damar, dolaşım sistemi-
nin kalp ve aort kısmını oluşturur. Kuyruğun üst tarafında uzanan bu
bölüm, karın bölgesine yaklaşınca 90 derece bükülerek aşağı doğru
122