Page 127 - Doğadaki Mühendislik
P. 127
Harun Yahya (Adnan Oktar)
Göklerde ve yerde bulunanlar O'nundur; hepsi O'na 'gönülden
boyun eğmiş' bulunuyorlar. Yaratmayı başlatan, sonra onu iade
edecek olan O'dur; bu O'na göre pek kolaydır. Göklerde ve yer-
de en yüce misal O'nundur. O, güçlü ve üstün olandır, hüküm ve
hikmet sahibidir. (Rum Suresi, 26-27)
Gü ve de ki "Kar şıt Akış lı Isı De ğiş ti ri ci le ri"
Kış güvelerindeki dolaşım sistemini incelemeye devam ettiğimiz-
de daha başka şaşırtıcı yapılar karşımıza çıkar. Bu böceklerde kuyruk
ucundan başlayan ve hava keseciğinin hemen altına kadar uzanan
damar bölümünde akan kan soğuktur. Damarın hava keseciğinin he-
men altında bulunan kısmı V'nin alt ucunu oluşturur. Damar burada
özel bir dokunun içinden geçer. Bu dokuda da damardaki gibi bir kan
akışı mevcuttur. Ancak damardaki kan soğuk iken, dokudaki kan gö-
ğüs kısmından gelen sıcak kandır.
Bu durumda teorik olarak sıcak kandan, soğuk kana doğru ikinci
bir ısı transferinin olması beklenebilir. Böyle bir ısı transferinde ise
göğüsteki ısı, dolaşım sistemi yoluyla kuyruk kısmına yayılacak ve
güve ne kadar titreşirse titreşsin asla uçuş için gerekli ısıya ulaşama-
yacaktır. Ayrıca hava keseciklerinin ısı yalıtma özelliği de hiçbir işe
yaramayacaktır.
Ancak bütün bu olumsuzlukların hiçbiri gerçekleşmez. Çünkü kış
güvelerinin yaşamı için gerekli ısı ihtiyaçlarının tümü biyolojik bir
mühendislik harikası ile düzenlenmiştir. İşte bu düzenlemeyi sağla-
yan sisteme "karşıt akışlı ısı değiştiricisi" adı verilir.
Karşıt-akışlı bir ısı değiştiricisinde, birbirine bitişik olan farklı ka-
nallardaki iki sıvı (veya gaz) birbirlerine karşıt yönlerde akarlar. Bir
kanaldaki akışkan diğer kanaldakinden daha sıcaksa, ısı, sıcak akış-
kandan soğuk olana geçer.
Güvede de iki tane ısı değiştiricisi bulunur. Bunlardan ilki "karın-
125