Page 114 - Şeytanın Sinsi Bir Oyunu İnsanlara Tapınma Dini
P. 114

İnsanlara Tapınma Dini


             özellikleri kazanmış sürüngen-kuşlar ortaya çıkmış olmalıdır. Bunlar, bir geçiş
             sürecinde oldukları için de, sakat, eksik, kusurlu canlılar olmalıdır. Evrimciler
             geçmişte yaşamış olduklarına inandıkları bu hayali varlıklara "ara-geçiş
             formu" adını verirler.
                Eğer gerçekten bu tür canlılar geçmişte yaşamışlarsa bunların sayılarının
             ve çeşitlerinin milyonlarca hatta milyarlarca olması gerekir. Ve bu garip can-
             lıların kalıntılarına mutlaka fosil kayıtlarında rastlanması gerekir. Darwin,
             Türlerin Kökeni'nde bunu şöyle açıklamıştır:
                Eğer te orim doğ ruy sa, tür le ri bir bi ri ne bağ la yan sa yı sız ara-ge çiş çe şit le ri
                mut la ka ya şa mış ol ma lı dır... Bun la rın ya şa mış ol duk la rı nın ka nıt la rı da
                sa de ce fo sil ka lın tı la rı ara sın da bu lu na bi lir. (Charles Darwin, The Origin of Species,
                s. 172, 280)
                Ancak bu satırları yazan Darwin, bu ara formların fosillerinin bir türlü
             bulunamadığının da farkındaydı. Bunun teorisi için büyük bir açmaz oluş-
             turduğunu görüyordu. Bu yüzden, Türlerin Kökeni kitabının "Teorinin Zor-
             lukları" (Difficulties on Theory) adlı bölümünde şöyle yazmıştı:
                Eğer gerçekten türler öbür türlerden yavaş gelişmelerle türemişse, neden
                sayısız ara geçiş formuna rastlamıyoruz? Neden bütün doğa bir karmaşa
                halinde değil de, tam olarak tanımlanmış ve yerli yerinde? Sayısız ara
                geçiş formu olmalı, fakat niçin yeryüzünün sayılamayacak kadar çok kat-
                manında gömülü olarak bulamıyoruz... Niçin her jeolojik yapı ve her ta-

                baka böyle bağlantılarla dolu değil? (Charles Darwin, The Origin of Species, s. 172,
                280)


                Dar win'in Yı kı lan Umut la rı
                An cak 19. yüz yı lın or ta sın dan bu ya na dün ya nın dört bir ya nın da hum -
             ma lı fo sil araş tır ma la rı ya pıl dı ğı hal de bu ara ge çiş form la rı na rast la na ma -
             mış tır.  Ya pı lan  ka zı lar da  ve  araş tır ma lar da  el de  edi len  bü tün  bul gu lar,
             ev rim ci le rin bek le dik le ri nin ak si ne, can lı la rın yer yü zün de bir den bi re, ek sik -
             siz ve ku sur suz bir bi çim de or ta ya çık tık la rı nı gös ter miş tir.

                                          112
   109   110   111   112   113   114   115   116   117   118   119