Page 182 - Kara Klan
P. 182

KARA KLAN




                       üzerinde perdeler vardır. Ve büyük azab onlaradır.
                       (Bakara Suresi, 6-7)
                       … Kalpleri vardır bununla kavrayıp-anlamazlar,
                       gözleri vardır bununla görmezler, kulakları vardır
                       bununla işitmezler. Bunlar hayvanlar gibidir, hatta
                       daha aşağılıktırlar. İşte bunlar gafil olanlardır.
                       (Araf Suresi, 179)
                       Allah, Hicr Suresi’nde ise bu insanların mucizeler görseler bi-
                  le inanmayacak kadar büyülendiklerini şöyle bildirmektedir:
                       Onların üzerlerine gökyüzünden bir kapı açsak, or-
                       dan yukarı yükselseler de, mutlaka: "Gözlerimiz
                       döndürüldü, belki biz büyülenmiş bir topluluğuz" di-
                       yeceklerdir. (Hicr Suresi, 14-15)
                       Bu kadar geniş bir kitlenin üzerinde bu büyünün etkili olması,
                  insanların gerçeklerden bu kadar uzak tutulmaları ve 150 yıldır bu
                  büyünün bozulmaması ise, kelimelerle anlatılamayacak kadar hayret
                  verici bir durumdur. Çünkü, bir veya birkaç insanın imkansız senar-
                  yolara, saçmalık ve mantıksızlıklarla dolu iddialara inanmaları anlaşı-
                  labilir. Ancak dünyanın dört bir yanındaki insanların, şuursuz ve can-
                  sız atomların ani bir kararla biraraya gelip; olağanüstü bir organizas-

                  yon, disiplin, akıl ve şuur gösterip kusursuz bir sistemle işleyen ev-
                  reni, canlılık için uygun olan her türlü özelliğe sahip olan Dünya ge-
                  zegenini ve sayısız kompleks sistemle donatılmış canlıları meydana
                  getirdiğine inanmasının, "büyü"den başka bir açıklaması yoktur.
                       Nitekim, Allah Kuran'da, inkarcı felsefenin savunucusu olan
                  bazı kimselerin, yaptıkları büyülerle insanları etkilediklerini Hz.
                  Musa ve Firavun arasında geçen bir olayla bizlere bildirmektedir.
                  Hz. Musa, Firavun'a hak dini anlattığında, Firavun Hz. Musa'ya,
                  kendi "bilgin büyücüleri" ile insanların toplandığı bir yerde karşı-
                  laşmasını söyler. Hz. Musa, büyücülerle karşılaştığında, büyücüle-
                  re önce onların marifetlerini sergilemelerini emreder. Bu olayın an-
                  latıldığı bir ayet şöyledir:



                                               180
   177   178   179   180   181   182   183   184   185   186