Page 111 - Makaleler 2. Cilt
P. 111
Darwin Efsanesinin Sonu 109
evrimciler, 20. yüzy›lda iddialar›na bir de "mutasyon" kavram›n› eklemifller-
dir. Mutasyonlar, radyasyon gibi d›fl etkenler sonucunda canl›lar›n genle-
rinde meydana gelen bozulmalard›r. Evrimciler ise bu bozulmalar›n canl›-
lar› evrimlefltirdi¤ini öne sürerler.
Bu iddia bilimsel veriler taraf›ndan yalanlanmaktad›r. Çünkü gözlemle-
nen tüm etkili mutasyonlar, canl›lara sadece zarar verirler. Mutasyonlar in-
sanlarda mongolizm, Down Sendromu, albinizm, cücelik, orak hücre anemi-
si gibi zihinsel ya da bedensel bozukluklara ya da kanser gibi hastal›klara
neden olmaktad›rlar.
Bugüne dek, canl›lar›n genetik bilgisini gelifltiren tek bir mutasyon bile
gözlemlenememifltir. Bu nedenle Frans›z Bilimler Akademisi Eski Baflkan›
Pierre-Paul Grassé, bir evrimci olmas›na ra¤men "ne kadar çok say›da olurlar-
sa olsunlar, mutasyonlar herhangi bir evrim meydana getirmezler." itiraf›nda bu-
lunur. (Pierre-Paul Grassé, Evolution of Living Organisms, Academic Press, New
York, 1977, s. 88)
Evrimin Fosil Kay›tlar›ndaki Çöküflü
Evrim teorisi, 20. yüzy›ldaki bir di¤er büyük hezimetini de fosil kay›tla-
r›nda yaflad›. Evrimin öne sürdü¤ü
ve canl›lar›n ilkel türlerden
geliflmifl türlere kademe
kademe evrimleflti¤ini
göstermesi beklenen "ara
geçifl formlar›na" (örne¤in
yar› bal›k-yar› kufllara ya da
yar› sürüngen-yar› memelilere)
bir türlü rastlanamad›. E¤er
gerçekten bu tür canl›lar
geçmiflte yaflam›fl olsa-
lard›, bunlar›n say›la-
r›n›n ve çeflitlerinin mil-
yonlarca hatta milyarlarca ol-
mas› ve bunlar›n fosillerinin bulun-