Page 95 - Türkiye için Milli Strateji
P. 95
n TÜRK‹YE ‹Ç‹N M‹LL‹ STRATEJ‹ n
Dünya Savafl› ile köklü bir de¤iflime u¤ram›flt›r.
‹nsanlar her dönüm noktas›nda, dünyan›n art›k "ideal" haritaya kavufl-
tu¤unu düflünmüfller ama her seferinde bunun ard›ndan yeni bir dönüm
noktas› ve yeni bir revizyon gelmifltir.
Dolay›s›yla, bugün içinde yaflad›¤›m›z dünyan›n, hele de içinde yaflad›-
¤›m›z istikrars›z co¤rafyan›n "ebedi" oldu¤unu düflünmek safl›k olacakt›r.
Önümüzdeki ilk tarihsel dönüm noktas›, haritalarda büyük de¤ifliklikler
y a p a b i l i r.
Türkiye için uzun vadeli bir strateji belirlemek gerekti¤inde ise, bu ger-
çe¤in göz önünde bulundurulmas› gere k m e k t e d i r. Bu stratejileri gelifltirir-
ken, ülke s›n›rlar›n› aflarak düflünmek zoru n l u d u r. As›l dikkate al›nmas›
g e reken faktörler, haritadan çok daha kal›c› olan co¤rafya ve sosyolojik ya-
p› (dini, etnik ve kültürel da¤›l›m) olmal›d›r.
Edirne'nin Ötesinde B›rakt›klar›m›z
Bu uzun vadeli stratejik gözle Balkanlar'a bak›ld›¤›nda, Türkiye'nin do-
¤al s›n›rlar›n›n Edirne'den çok daha ötelere uzand›¤› görülür.
1912'deki Balkan Savafl›'na dek, ‹stanbul'dan yola ç›k›p, Adriyatik deni-
zine kadar Devlet-i Ali Osmaniye'nin s›n›rlar› içinde gitmek mümkündü.
Tüm Bat› Trakya, Makedonya, Arnavutluk, hatta bugünkü Yu g o s l a v y a ' n › n
s›n›rlar› içinde yer alan Kosova ve Sancak bile Osmanl› egemenli¤i alt›n-
dayd›. Selanik, ‹mparatorlu¤un ikinci büyük kentiydi. Dahas›, sözkonusu
"Rumeli" topraklar› üzerinde yaflayan ahalinin de ço¤unlu¤u Türk ya da
Müslümand›: Bat› Trakya ve Makedonya'da zaman›nda Anadolu'dan göç-
müfl olan Türkler, Müslüman Pomaklar, hatta Müslüman Slavlardan olu-
flan bir Türko-‹slami halk, a¤›rl›¤› oluflturu y o rdu. Arnavutluk, Kosova ve
Bat› Makedonya'da yaflayan Arnavutlar da, Müslüman olmalar› hasebiyle,
Devlet-i Ali'nin "has" tebas›ndan say›l›yordu.
Ama ‹ttihatç› paflalar›n safl›¤› ile Rusya'n›n destekledi¤i Pan-Slavik Bal-
kan ittifak› ayn› zaman diliminde çak›flt› ve 1912'de tüm bu topraklar Dev-
let-i Ali'nin elinden ç›kt›. O tarihten sonra da, anavatana büyük göçler ya-
fland›. Türko-‹slami ahalinin önemli bir bölümü, S›rp, Bulgar ya da Yu n a n
egemenli¤i alt›nda yaflamak yerine "exodus"ü tercih etti.
Geride kalanlar ise büyük zorluklarla karfl›laflt›lar. Yunanistan'da kalan-
l a r, Türkiye s›n›r›ndaki Bat› Trakya bölgesindeydiler. Atina taraf›ndan,
84