Page 22 - Darwinizm Nasıl Bir Açmaz
P. 22
20 DARWIN‹ZM NASIL B‹R AÇMAZ?
❍ Proteine ifllevini kazand›ran unsurun onun üç boyutlu yap›s› ol-
du¤unu, bu üç boyutlu yap›n›n ço¤u zaman hücre içindeki ribozomda
protein sentezi yap›l›rken, özel enzimlerin yard›m›yla gerçekleflti¤ini, bu
yap›n›n birçok protein çeflidinde kendi kendine oluflamayaca¤›n› bilir.
Lise düzeyinde matematik ve kimya bilgisine sahip olan bir kimse,
yukar›da sayd›¤›m›z koflullar›n tek bir tanesinin bile kendi kendine, tesa-
düfler sonucu gerçekleflmesine olas›l›k hesaplar›n›n izin vermedi¤ini bi-
lir. Kald› ki tüm bu koflullar›n ayn› anda ve birlikte gerçekleflmesi ihtima-
li akl›n kavrama s›n›rlar›n›n çok ötesinde astronomik rakamlara ulafl-
maktad›r. Kontrollü bir deneme-yan›lma mekanizmas›n›n -yani amino-
asitleri bir flekilde biraraya getirip rastgele birlefltiren, bu dizilim ifle yara-
mad›¤›nda hatal› zinciri bozup yeni bir rastgele ihtimali deneyen bilinçli
bir mekanizman›n- bulundu¤unu var sayd›¤›m›z bir ortamda, 500 amino-
asitlik ortalama bir protein molekülünün do¤ru dizilimi yakalama ihti-
950
mali, 10 'de bir olarak hesaplanm›flt›r. Bu, teorik flartlar için hesaplanm›fl
ihtimaldir. Gerçek flartlarda ise bir protein molekülünün tesadüfen olufl-
ma ihtimali "0"d›r.
Miller Deneyi'ni Geçersiz K›lan Noktalar
Miller'in 50 y›l önce gerçeklefltirdi¤i deney, önyarg›l› ve tek tarafl› ev-
rimci mant›¤›yla de¤il de gerçekçi bir gözle de¤erlendirildi¤inde, duru-
mun evrimciler aç›s›ndan hiç de o kadar umutland›r›c› olmad›¤› görülür.
Çünkü aminoasitlerin ilkel dünya koflullar›nda kendi kendilerine oluflabi-
lecekleri tezinden yola ç›kan bu deney, birçok yönden tutars›zl›k göster-
mektedir. Ümit Say›n'›n da yaz›s›nda üzerinde durdu¤u bu noktalardan
baz›lar› flu flekildedir:
1- Ümit Say›n söz konusu yaz›s›nda öncelikle Miller deneyini geçer-
siz k›lan "so¤uk tuzak" (cold trap) isimli mekanizmadan bahsetmektedir.
Bu mekanizma aminoasitleri olufltuklar› anda ortamdan izole etmektedir.
Çünkü aksi takdirde, aminoasitleri oluflturan ortam›n koflullar›, bu mole-
külleri, oluflmalar›ndan hemen sonra imha ederdi. Halbuki ultraviyole,
y›ld›r›mlar, çeflitli kimyasallar, yüksek oksijen miktar›, vs. gibi unsurlar›