Page 603 - Üst Akıl İngiliz Derin Devleti'nin İç Yüzü 1. Cilt
P. 603

ADNAN HARUN YAHYA


                  I. Dünya Savaşı Sırasında Musul

                  Stratejik açıdan bakıldığında, I. Dünya Savaşı'nın başladığı sırada

             Osmanlı'nın Irak'ta askeri varlığı pek de parlak değildi. 2 Ağustos 1914
             günü tüm ülkede genel seferberlik ilan edilmişti. Seferberliği takip eden
                                                            291
             günlerde Türk ordusu, Irak cephesinde yeniden yapılandırılmıştı. Ancak
             bu ordunun, Avrupa'nın düzenli ordularıyla mücadele edebilmesi pek

             mümkün değildi. Birliklerin üniforma ve teçhizat ihtiyaçlarının ikmali,
             savaş malzemelerinin sevkiyatı son derece güçtü. 292  Bunların da ötesinde,
             Irak'ta bulunan asker sayısı çok yetersizdi. Zahiren, Trablusgarp Savaşı,
             devamındaki Balkan ayaklanmaları ve Balkan Savaşları sebebiyle

             Osmanlı Genelkurmayı'nın dikkati Irak'tan çok uzağa odaklanmıştı.
             Osmanlı sadrazamlarından Ahmet İzzet Paşa'ya göre ise durum daha
             başkaydı. Osmanlı, İngilizlerin bu bölgeye bir saldırı yapabileceğini hiç
             düşünmemişti.

                  Ahmet İzzet Paşa anılarında şu değerlendirmeyi yapar:


                  Irak'ta öteden beri İngilizlerin ihtiraslarının olduğunu bilmeyen
                  çocuk bile yoktur. Irak ve Mezopotamya'nın kültür ve medeniyet tari-

                  hi, iyi idare ve kullanma halinde feyiz ve bereketinin Nil, Pencap,
                  Sind, Ganj havzalarına taş çıkartacağı hakkındaki şöhreti dolayısıy-
                  la sahibi ve tasarrufçusu için büyük bir kıymete sahip ve istilacı bir
                  büyük devlet için hırs ve iştihayı kabartıp tahrik ettiği apaçık bilinen
                  gerçeklerdendi. Müslüman ve özellikle Şia gözünde çok kutsal sayılan,

                  yüksek mertebeleri Sünnilerce mukaddes olan İmam-ı Azam Türbesi
                  ve Hint Müslümanlarının fevkalade sevgi besledikleri ve bağlı olduk-
                  ları Abdülkadir Geylani'nin kabir ve aileleri Irak'ta bulunmaktaydı.
                  Bu açıdan bu bölgeyi sahiplenmenin, birçok İslam tebaasına sahip
                  olup Hicaz'a da koruyuculuk edeceğini düşünen İngiltere'nin İslam
                  siyaseti için ne kadar faydalı olacağı kolayca takdir edilebilirdi.

                  Irak'ın coğrafi konumu bakımından, Hindistan'a karşı, güçlü bir düş-



                                                                                 601
   598   599   600   601   602   603   604   605   606   607   608