Page 216 - Siyonizmin Felsefesi
P. 216

214









              gibi cızırtılı veya parazitli algılamaz; ses ne ise tam ve net bir biçimde onu
              algılar. Bu durum, insan yaratıldı¤ı günden bu yana böyledir. fiimdiye ka-
              dar insano¤lunun yaptı¤ı hiçbir görüntü ve ses cihazı, göz ve kulak kadar
              hassas ve baflarılı birer algılayıcı olamamıfltır. Ancak görme ve iflitme ola-
              yında, tüm bunların ötesinde, çok büyük bir gerçek daha vardır.


                     Beynin ‹çinde Gören ve Duyan fiuur Kime Aittir?
                 Beynin içinde, ıflıl ıflıl renkli bir dünyayı seyreden, senfonileri, kuflla-
              rın cıvıltılarını dinleyen, gülü koklayan kimdir?
                 ‹nsanın gözlerinden, kulaklarından, burnundan gelen uyarılar, elekt-
              rik sinyali olarak beyne gider. Biyoloji, fizyoloji veya biyokimya kitapla-
              rında bu görüntünün beyinde nasıl olufltu¤una dair birçok detay okursu-
              nuz. Ancak, bu konu hakkındaki en önemli gerçe¤e hiçbir yerde rastlaya-
              mazsınız: Beyinde, bu elektrik sinyallerini görüntü, ses, koku ve his ola-
              rak algılayan kimdir?
                 Beynin içinde göze, kula¤a, burna ihtiyaç duymadan tüm bunları algı-
              layan bir fluur bulunmaktadır. Bu fluur kime aittir?
                 Elbette bu fluur beyni oluflturan sinirler, ya¤ tabakası ve sinir hücrelerine
              ait de¤ildir. ‹flte bu yüzden, herfleyin maddeden ibaret oldu¤unu zanneden
              Darwinist-materyalistler bu sorulara hiçbir cevap verememektedirler. Çün-
              kü bu fluur, Allah'ın yaratmıfl oldu¤u ruhtur. Ruh, görüntüyü seyretmek için
              göze, sesi duymak için kula¤a ihtiyaç duymaz. Bunların da ötesinde düflün-
              mek için beyne ihtiyaç duymaz. Bu açık ve ilmi gerçe¤i okuyan her insanın,
              beynin içindeki birkaç santimetreküplük, kapkaranlık mekana tüm kainatı
              üç boyutlu, renkli, gölgeli ve ıflıklı olarak sı¤dıran yüce Allah'ı düflünüp,
              O'ndan korkup, O'na sı¤ınması gerekir.


                                    Materyalist Bir ‹nanç
                 Buraya kadar incelediklerimiz, evrim teorisinin bilimsel bulgularla
              açıkça çeliflen bir iddia oldu¤unu göstermektedir. Teorinin hayatın köke-
              ni hakkındaki iddiası bilime aykırıdır, öne sürdü¤ü evrim mekanizmala-
              rının hiçbir evrimlefltirici etkisi yoktur ve fosiller teorinin gerektirdi¤i ara
              formların yaflamadıklarını göstermektedir. Bu durumda, elbette, evrim
              teorisinin bilime aykırı bir düflünce olarak bir kenara atılması gerekir. Ni-


                                    Siyonizm Felsefesi
   211   212   213   214   215   216   217   218   219   220   221