Page 166 - Münafıklarla Mücadelenin Önemi
P. 166

Münafıklıkla Mücadelenin Önemi




            olur. Hatta Peygamber Efendimiz (sav) zamanında 70 yaşında
            dedeler simsiyah saçını, sakalını boyuyorlardı. Aslanlarım
            benim. Kıpkırmızı tabi, güneşten de yanmışlar. Gören münafık-
            lar "aman" diyorlar. Perişan oluyorlar. Bu onları daha da çöker-
            tiyor. Onların neşesi, onların canlılığı ve gücü sahabelerin. Pırıl
            pırıldılar. Atları bakımlı, vücutları sağlıklı, kuvvetli maşaAllah.

               OKTAR BABUNA:  Şeytandan Allah'a sığınırım,
            "Gerçekten Allah, içinizden alıkoyanları ve kardeşlerine:
            "Bize gelin" diyenleri bilir. Bunlar, pek azı dışında zorlu-
            savaşlara gelmezler. (Geldiklerinde de) Size karşı 'cimri
            ve bencildirler.' Şayet korku gelecek olsa, ölümden dola-
            yı üstüne baygınlık çökmüş kimseler gibi gözleri döne-
            rek sana bakmakta olduklarını görürsün. Korku gidince,
            hayra karşı oldukça düşkünlük göstererek sizi keskin dil-
            leriyle (eleştirip inciterek) karşılarlar. İşte onlar iman
            etmemişlerdir; böylece Allah onların yaptıklarını boşa
            çıkarmıştır. Bu Allah'a göre pek kolaydır." (Ahzab Suresi,
            18-19)

               ADNAN OKTAR:  Münafıklar, eğer bir çocuğu varsa,
            evladı varsa Müslümanlara gidiyorsa çocuğu alıkoyuyor, eve
            hapsediyor.   Yahut    kaçırıyor,  hapsediyor.   Diyor:
            "Müslümanların yanına gitmeyeceksin." Sahabe döneminde de
            var. Bu asrımızda da olacaktır. Her dönemde olmuştur.
            Alıkoyucular. Alıkoyar, hapseder. Münafığın yöntemidir,
            Müslümanlara gitmesin diye güç kullanır. Ağzını kapatır, elleri-
            ni bağlar. "Görüşmeyeceksin Müslümanlarla."



                                      164
   161   162   163   164   165   166   167   168   169   170   171