Page 43 - Münafıklarla Mücadelenin Önemi
P. 43
Harun Yahya (Adnan Oktar)
İnşaAllah. Allah'ın intikam sahibi olduğunu göreceksin.
Bir kere canınızı alıyor, bütün insanların canını alıyor. Alıyor
mu, almıyor mu? Alıyor. "Allah yapmaz" diyor, yapıyor görü-
yorsun değil mi? Mümin ise canı ferahlık ve neşe içinde alınır,
sevinçle. Bak Peygamberimiz (sav) göğe bakıyor nur yüzüyle,
"Refik-i Ala'ya" diyor. Yani Yüce Dost'a, aşkla ölüyor, aşkla
ruhunu teslim ediyor. Ebu Cehil köpek gibi debelenerek, böğü-
re böğüre öldü. Pis canını cehenneme teslim etti inşaAllah.
OKTAR BABUNA: İnşaAllah Hocam. Şeytandan Allah'a
sığınırım, "Sizinle birlikte çıksalardı, size 'kötülük ve
zarardan' başka hiçbir şey ilave etmez...'' (Tevbe Suresi,
47)
ADNAN OKTAR: Bunlar sadece pisliktir. Bir kere kor-
kak ve aşağılık oldukları için bir işe yaramaz. Din ahlakı-
nı yaymaz, güzel ahlak göstermez, oyun oynar, sadece
Müslümanlardan menfaatlenmeye çalışır. O da onun içine
koyar, bayağı ağır gelir. Hep ölüm korkusu içerisindedir müna-
fık, hiç rahat yaşayamaz. Tam, klasik baş belasıdır, gittiğinde
Müslümanlar ferahlarlar. Ama gidince de uyuz köpek gibi orada
ürür, rahat durmaz, illaki bir şey yapar. Bir de özgür olduğunu
zanneder avanak, halbuki münafık kaderinde olanı yapacaktır,
başkasını yapamaz. O özgürce kötülük yapabileceğini düşünür.
Mesela iki, dört, üç, beş, kaç tane ise yapacağı hepsi bellidir
kaderinde, sadece onu yapabilir, altıyı yapamaz, istese de yapa-
mıyor. O üç beşi var ya, olduğu gibi Müslümanlara sevap ola-
rak gelenlerdir. Münafık olmazsa, Müslüman çok az sevap
alır. Münafık, sevap makinesi gibidir böyle, yağmur gibi
41