Page 47 - Münafıklarla Mücadelenin Önemi
P. 47
Harun Yahya (Adnan Oktar)
bayağı bir şenlik göreceksin. Müslümanlar açısından şenlik,
Allah "şölen" diyor zaten, onlar için de şölen diyor, bela şöle-
ni. Müslümanlar için de kalp ferahlığı şölenidir inşaAllah.
OKTAR BABUNA: İnşaAllah Hocam. "Allah'ın elçisine
muhalif olarak (savaştan) geri kalanlar, oturup kalmala-
rına sevindiler." (Tevbe Suresi, 81)
ADNAN OKTAR: Bak, "oturup kalmalarına", bunlar çok
meraklıdırlar oturmaya. Ev, eve çok meraklı, ev olacak, yiye-
cek, içecek, yatacak, gezecek, yine yiyecek, içecek, yatacak,
gezecek. Derdi budur, ölmek de istemez. Mümkün mertebe
uzun yaşamak ister. Tabii ki Müslüman da uzun yaşayıp Allah'ın
dinini yaymak ister, ama o dünyaya bağlı olduğu için, ahirete de
inanmadığı için ödü kopar ölümden, hiç istemez. Ama ev, in,
herhangi bir in bir münafık için çok önemlidir, yeter ki
Müslümanlardan uzak olsun. Riskli görür Müslümanları, tehli-
keli görür. Uzaktan haber alma onun için çok önemlidir.
Halbuki sen en büyük tehlikeye giriyorsun, cehenneme gidi-
yorsun sen, değil mi? Adım adım cehenneme gidiyorsun
sen. Cehennemin kapısında nöbet bekliyor, haberi yok.
Çok akıllı hareket ettiğini zanneder. Her münafık süper uya-
nık olduğu kanaatindedir. Onları bir konuştursan acayip
bilmiştir.
Mesela Peygamber Efendimiz (sav) zamanının, Dırar mesci-
dinin münafıklarını bir araya getirsen züppelik, ukalalık, müna-
sebetsizlik, dangalaklık hepsinin üzerindedir. Bakın ahmaklara,
Peygamber (sav)'den ayrı mescid kuruyor. Bak, münasebetsiz-
liğe cesarete bak. "Gelin" diyorlar, "Peygamber (sav)'in kurdu-
45