Page 103 - Şeytanın Enaniyeti
P. 103
Harun Yahya (Adnan Oktar) 101
başkası değildir. Size karşı üstünlük elde etmek isti-
yor. Eğer Allah (öne sürdüklerini) dilemiş olsaydı, mu-
hakkak melekler indirirdi. Hem biz geçmiş atalarımız-
dan da bunu işitmiş değiliz." (Müminun Suresi, 24)
Kendi kavminden, inkar edip ahirete kavuşmayı ya-
lanlayan ve kendilerine, dünya hayatında refah verdi-
ğimiz önde gelenler dedi ki: "Bu sizin benzeriniz olan
bir beşerden başkası değildir, kendisi de sizin yedikle-
rinizden yemekte ve içtiklerinizden içmektedir."
(Müminun Suresi, 33)
Bu ayetlerde dikkat çeken nokta ileri gelenlerin, elçilerden
mucize göstermelerini beklemeleridir. Elçilerin akıl, ilim, ahlak,
fazilet, maneviyat ve bunlar gibi pek çok nimet bakımından se-
çilmiş bir üstünlüğe sahip olmaları gururlarına ağır gelmiştir;bu
gerçeği kabul etmek istemedikleri için de onları sıradan insan-
lar olmakla suçlamışlar ve birtakım mucizeler göstermelerini
istemişlerdir. Hatta peygamberlerin yemek yemeleri, su içme-
leri gibi insani vasıflarını şaşkınlıkla karşılamışlar, bu özellikleri-
ni onlara inanmamak için bahane olarak öne sürmüşlerdir. Ni-
tekim inatçı önde gelenler mucize de görseler zaten inanacak
değillerdir.Ayette şöyle buyrulmaktadır:
Onlar: "Bizi büyülemek için mucize (ayet) olarak her
ne getirirsen getir, yine de biz sana inanacak değiliz"
dediler. (Araf Suresi, 132)
Önde gelenleri rahatsız eden şey, sahip oldukları güç, itibar
ve iktidara rağmen, kendilerinden olmayan, dahası kendilerini
ve sistemlerini kötüleyen bir insanın din ahlakını yayarak top-
lumda kabul görmesidir. Olayı tümüyle bir kişisel çekişme ola-
rak görmüşler ve peygamberin kendilerine üstün oluşunu haz-
medememişlerdir. Bu nedenle Peygamberimiz (sav)'e karşı da
saldırganlık göstermiş, "bu Kur'an, iki şehirden birinin bü-