Page 83 - Şeytanın Enaniyeti
P. 83

Harun Yahya (Adnan Oktar)                81

            lesine bir aşağılanmadır ki sadece kendi nesline karşı küçük
            düşmemiş,Allah onu kıyamete kadar tüm insanlık için bir ibret
            vesilesi kılmıştır. Kuran'da Firavun'un ibret verici sonu şu şekil-
            de bildirilir:
                Biz, İsrailoğullarını denizden geçirdik; Firavun ve as-
                kerleri azgınlıkla ve düşmanlıkla peşlerine düştü. Su-
                lar onu boğacak düzeye erişince (Firavun): "İsrailo-
                ğullarının kendisine inandığı (ilahtan) başka ilah ol-
                madığına inandım ve ben de Müslümanlardanım" de-
                di. Şimdi, öyle mi? Oysa sen önceleri isyan etmiştin ve
                bozgunculuk çıkaranlardandın. Bugün ise, senden
                sonrakilere bir ayet (tarihi bir belge, ibret) olman için
                seni yalnızca bedeninle kurtaracağız (herkese cesedi-
                ni göstereceğiz). Gerçekten insanlardan çoğu, Bizim
                ayetlerimizden habersizdirler. (Yunus Suresi, 90-92)
               Tam ölüm anında hiçbir kurtuluş yolunun olmadığını ve
            ölümden kaçamayacağını anlayan Firavun Allah'a tevbe etmiş
            ancak bu tevbesi kendisine fayda vermemiştir. O,Allah'ı ve el-
            çisini tanıyabilecekken, kendisine gerçekler tebliğ edildiği ve
            mucizeler de gösterildiği halde büyüklenmiş ve diretmiştir. Bö-
            bürlenmesi ve üstünlük iddiası onu böyle bir davranışa getir-
            miş, kendisine karşı büyüklendiği Allah'a son anda tevbe etme-
            si de fayda vermemiştir.
               Burada bir noktaya dikkat etmek gerekir. Firavun'un inkarı-
            nın temel nedeni, enaniyetidir. İman etmek için gerekli olan de-
            lilleri görmediği ya da anlamadığı için değil, iman etmek guru-
            runa ağır geldiği için inkarda diretmiştir. Örneğin büyücülerinin
            Hz. Musa'nın üstünlüğünü ve doğruluğunu kabul ederek Allah'a
            iman etmeleri, onun için büyük bir delildi. Hz. Musa'nın muci-
            zeleri de çok büyük birer delil hükmündeydi. Bunları gören bir
            insanın hemen Allah'a iman etmesini gerekirdi.
   78   79   80   81   82   83   84   85   86   87   88