Page 716 - Yaratılış Atlası 3. Cilt
P. 716

barda¤›n asl›na dokundu¤unu, çay›n asl›n› içti¤ini san-
                                                                             mas›, bu kifliye beyninde yaflat›lan hislerin hayret verici
                                                                             netli¤ini ve mükemmelli¤ini göstermektedir. Üzerinde
                                                                             dikkatle düflünülmesi gereken bu önemli gerçe¤i 20.

                                                                            yüzy›l›n ünlü düflünürü Bertrand Russell flöyle ifade et-
                                                                          mifltir:

                                                                 … Parmaklar›m›zla masaya bast›¤›m›z zamanki dokunma duyusuna ge-
                                                            lince, bu parmak uçlar›ndaki elektron ve protonlar üzerinde bir elektrik etki-
                                              sidir. Modern fizi¤e göre, masadaki elektron ve protonlar›n yak›nl›¤›ndan oluflmufltur.

                       E¤er parmak uçlar›m›zdaki ayn› etki, bir baflka yolla ortaya ç›km›fl olsayd›, hiç masa olmamas›na ra¤men ayn›
                       fleyi hissedecektik. 11

                       Russell'›n dikkat çekti¤i nokta son derece önemlidir. Gerçekten de, e¤er parmak uçlar›m›za baflka bir
                  yolla bir uyar› verilse, çok farkl› hisleri alg›layabiliriz. Nitekim ilerleyen sayfalarda detayl› görülece¤i gi-
                  bi, günümüzde simülatörler arac›l›¤› ile bu yap›lmaktad›r. Ele tak›lan özel bir eldiven ile bir insan, ortam-

                  da olmad›¤› halde bir kediyi sevdi¤ini, bir insanla tokalaflt›¤›n›, suyun alt›nda elini y›kad›¤›n› veya sert bir
                  cisme dokundu¤unu hissedebilmektedir. Gerçekte ise, dokundu¤unu hissetti¤i bu varl›klar›n hiçbiri bu-
                  lunmamaktad›r. Tüm bunlar, insan›n, yaflam›ndaki tüm hisleri beyninde alg›lad›¤›n›n kesin bir delilidir.


                       Beynimizde Oluflan Dünyan›n Asl›na Asla Ulaflamay›z


                                                Buraya kadar anlat›lanlardan aç›kça görüldü¤ü gibi hayat›m›z boyunca yaflad›¤›-
                                                m›z, gördü¤ümüz, hissetti¤imiz herfley beynimizde meydana gelmektedir. Örne-

                                                 ¤in, koltu¤unda oturarak camdan d›flar›y› seyreden bir insan, koltu¤un sertli¤i-
                                                           ni, döflemesinin kayganl›¤›n› beyninde hisseder. Mutfaktan gelen kahve
                                                              kokusu gerçekte mutfakta, yani uza¤›nda de¤il, beyninin içindedir.
                                                               Camdan gördü¤ü deniz manzaras›, kufllar, a¤açlar ise yine beyninde

                                                                oluflan görüntülerdir. Kendisine kahve ikram eden dostu ve kahve-
                                                                nin güzel tad› da yine beyninde oluflur. K›sacas›, evinin salonunda
                                                                oturdu¤unu ve camdan d›flar›s›n› seyretti¤ini zanneden bir insan
                                                                 gerçekte, beyninin içindeki ekrandan salonunu, camdan görünen

                                                                 manzaray› izlemektedir. ‹flte insan, beynindeki ekranda izledi¤i,
                                                                 anlaml› flekilde biraraya getirilen alg›lar›n›n tamam›na "yafla-
                                                                 m›m" der ve hiçbir zaman beyninin d›fl›na ç›kamaz.
                                                                      Bu izledi¤imiz ekran›n d›fl›nda maddenin gerçe¤i nas›ld›r, bu-

                                                                 nu hiçbir zaman bilemeyiz. Gerçe¤i de bizim gördü¤ümüz gibi mi,
                                                                                    örne¤in bir yapra¤›n yeflili d›flar›da da böyle mi,
                                                                                         bilemeyiz. Veya yedi¤imiz flekerin tad› ger-
                                                                                         çekte bu flekilde mi yoksa beynimiz mi onu

                                                                                         böyle alg›l›yor, bunu kesinlikle ö¤renme im-
                                                                                         kan›m›z yoktur. Örne¤in daha önce gördü¤ü-
                                                                                         nüz bir manzaray› gözünüzde canland›r›n.
                                                                                         Manzara karfl›n›zda de¤ildir ama onu beyni-

                                                                                        nizde görmektesinizdir. Bu konuyla ilgili bilim
                                                                                       yazar› Rita Carter flöyle söylemektedir:

                                                                                      Bir yüz veya manzara gördü¤ümüzde, tam asl›n›
                                                                                      görmeyiz, gördü¤ümüz orijinalinin bir yorumu veya

                                                                                     tamamen yeni infla edilmifl bir versiyonudur... Bunlar
                                                                                    her ne kadar çok iyi kopyalar olsa bile orijinalinden ek-
                                                                                   sik veya farkl›d›r. 12
   711   712   713   714   715   716   717   718   719   720   721