Page 718 - Yaratılış Atlası 3. Cilt
P. 718

fiu anda okumakta oldu¤u-
                                                                                                                   nuz kitab› elinizde hissedi-
                                                                                                                   yor olman›z, bu kitab›n
                                                                                                                   beyninizde bir görüntü ol-
                                                                                                                   du¤u gerçe¤ini de¤ifltir-
                                                                                                                   mez. Çünkü kitab›n görün-
                                                                                                                   tüsü gibi, kitaba dokunma
                                                                                                                   hissi de beyninizde olufl-
                                                                                                                   maktad›r.








                                                                                                                     Ayn› durum o manza-

                                                                                                                raya bakt›¤›n›z an için de
                                                                                                                geçerlidir. Manzaray› uzak
                                                                                                                bir yerden gözünüzde can-
                                                                                                                land›rman›zla önünde du-

                                                                                                                rup ona bakman›z aras›n-
                                                                                                                da asl›nda bir fark yoktur.
                                                                                                                Dolay›s›yla manzaray› iz-
                                                                                                                lerken de asl›nda onun as-

                                                                                                                l›n› de¤il beyninizde infla
                                                                                                                edilmifl bir versiyonunu
                                                                                                                görmektesinizdir.
                                                                                                                     Bu konu üzerinde bi-

                  raz düflünen bir insan bu gerçe¤i bütün netli¤i ile görecektir. Bu insanlardan biri olan George Berkeley ‹n-
                  san Bilgisinin ‹lkeleri Üzerine ‹nceleme adl› yap›t›nda bu gerçe¤i flöyle ifade eder:

                       … Görme yoluyla ›fl›k ve renk, onlar›n çeflitli dereceleri ve farkl›l›klar› düflüncesine sahip oluyorum. Dokunma
                       ile yumufla¤› ve serti, s›ca¤› ve so¤u¤u, hareketi ve direnci alg›l›yorum… Koku alma bana kokular›, tat alma

                       tatlar›, iflitme ise sesleri ö¤retiyor… Bu duyumlardan baz›lar› birarada gözlemlendikleri için, onlara ortak bir
                       ad verilir ve onlar bir fley say›l›rlar. Böylece örne¤in belli bir düzenlenifl içerisinde, bir renk, bir tat, bir koku,
                       bir biçim ve bir sertlik birlikte gözlemlendi¤inde elma sözcü¤üyle belirlenen ayr› bir fley olarak tan›n›r; öteki
                       düflünce dermeleri, tafl, a¤aç, kitap ve öteki duyumlanabilir fleyleri meydana getirirler…          13

                       Berkeley'in bu sözlerinde ifade etti¤i gerçek fludur: Beynimizde yaflad›¤›m›z çeflitli duyular›n bütün-
                  leflmesi ile bir nesneyi tan›mlar›z. Bu örnekte oldu¤u gibi elman›n tad›, kokusu, sertli¤i, k›rm›z› rengi, yu-

                  varlakl›¤› ve di¤er özellikleriyle ilgili alg›lar beynimizde bir bütün olarak alg›lan›r ve biz bu bütüne "elma"
                  deriz. Ama biz hiçbir zaman bir elman›n asl› ile muhatap olmay›z. Bizim tek görebildi¤imiz, koklayabildi-
                  ¤imiz, tadabildi¤imiz, dokunabildi¤imiz veya duyabildi¤imiz beynimizdeki kopyalard›r.
                       Buraya kadar anlat›lanlar› tekrar düflündü¤ümüzde bu gerçek bütün aç›kl›¤› ile ortaya ç›kacakt›r. Ör-

                  ne¤in;
                         Ifl›¤›n olmad›¤› beyinde, rengarenk ›fl›klarla donat›lm›fl bir caddeyi, bütün renkleri, canl›l›¤› ve par-
                  lakl›¤› ile seyredebiliyorsak, o zaman bu caddenin, ›fl›kl› panolar›n, vitrinlerin, sokak lambalar›n›n, araba-
                  lar›n farlar›n›n beynimizde elektrik sinyallerinden oluflan kopyalar›n› görürüz.

                         Beynimize hiçbir ses giremedi¤ine göre, o zaman biz hiçbir zaman yak›nlar›m›z›n seslerinin as›llar›-
                  n› duyamay›z. Duyduklar›m›z hep kopyalar›d›r.
                         Veya biz hiçbir zaman denizin serinli¤ini, güneflin s›cakl›¤›n› hissedemeyiz. Biz hep beynimizde bun-
                  lar›n kopyalar›n› yaflar›z.

                         Ayn› flekilde, bugüne kadar hiçbir insan nanenin asl›n›n tad›na bakmam›flt›r. Nane olarak alg›lad›¤›
                  tat, beyninde oluflan bir alg›d›r sadece. Çünkü nanenin asl›na ne dokunabilir, ne onun asl›n› görebilir, ne
                  asl›n›n kokusunu veya tad›n› alabilir.





                716 Yarat›l›fl Atlas› Cilt 3
   713   714   715   716   717   718   719   720   721   722   723