Page 103 - Yaşamın ve Evrenin Kökeni Konferansı
P. 103

Teknik ve Bilim Araştırma Vakfı

            buluyoruz. Tekrar belirtmek gerekirse, ‘hayat’ sahibi olmak tamamen
            farklı bir şeydir. Bu, Allah’ın “Hayy” isminin tecellisidir. Hayatı yalnız
            Allah yaratır ve yaşatır. Sadece Allah’ın dilemesi ile hayat başlar ve yaşam
            devam eder. Tüm bunlar gösteriyor ki, bilim ve din kesinlikle birbiriyle
            uyumludur. Asıl bilime aykırı olan evrimdir.
                Canlılarda matematiksel bir kusursuzluk, örneğin altın oranı gör-
            mekteyiz. Bitkilere, galaksilere, DNA’ya baktığımızda altın oranı görüyoruz.
            Altın oran, Ortaçağ’da Fibonacci tarafından keşfedilmiş bir sayıdır. 1.618
            rakamı, Allah’ın örneğin bitkilerde  ve salyangozlarda kullandığı altın
            orandır. Bunu aynı zamanda galaksilerde, DNA’da, yüzümüzde, dişlerimizde
            ve parmaklarımızda da görmekteyiz. Nereye bakarsak bakalım bu altın
            oranı görüyoruz. Bu, Allah’ın yaratmasındaki matematiksel kusursuzluktur
            ve simetri ise bir diğer özelliktir. Allah’ın yaratmak için doğa kanunlarına
            ihtiyacı yoktur, tüm doğa kanunlarını Allah yaratmıştır ve bunları dilediği
            şekilde değiştirebilir. Allah, belirli şekillerde yaratır, örneğin yaratmasında
            farklı aşamalar var eder. İnsanın yaratılışında bir sperm ve yumurta
            hücresi kullanır. Bunlar bir araya gelip, birleştiklerinde çeşitli embriyolojik
            aşamalardan sonra insan meydana gelir. Veya tohumdan bitki yaratabilir
            ancak bunun evrimle hiçbir alakası yoktur. Aynı şekilde bir tohumu dü-
            şündüğümüzde, Allah bitkiyi tohumdan yaratır fakat bunun evrimle hiçbir
            ilgisi yoktur. Allah aynı DNA ile Yaratılış için belirli aşamalar kullanır.
                Fakat evrimin hayatın tesadüfler yoluyla ortaya çıktığı iddiaları im-
            kansızdır. Evrimin herhangi bir mekanizması bulunmaz, bu çok önemli
            bir delildir. Bu gerçek aynı zamanda İncil’de de ifade ediliyor. Allah şöyle
            bildirir:
                “Arkadaşları bunu duyunca hep birlikte Allah’a şöyle seslendiler:
                ‘Ey Efendimiz! Yeri göğü, denizi ve onların içindekilerin tümünü
                yaratan Sen’sin.” (Elçilerin İşleri, 4:24)
                “Dünyayı ve içindekilerin tümünü yaratan, yerin ve göğün Rabbi
                olan Allah, elle yapılmış tapınaklarda oturmaz.” (Elçilerin İşleri,
                17:24)
                Son olarak, söz edeceğim bu konu çok önemli. Bizler, beynimizin
            içinde yaşıyoruz. Algıladığımız her şey beynimizin belirli bölümlerine
            elektrik sinyalleri olarak ulaşıyor. Dışarıda bilimsel olarak hiç ışık yok,
            atomlarda hiç ışık yok. Dışarısı zifiri karanlık. Fotonlar atomlardan
            yansıyan elektronlardan yayılıyor, sonra gözdeki merceğe girip retinaya



                                                                             101
   98   99   100   101   102   103   104   105   106   107   108