Page 443 - Risale-i Nur - Lem'alar
P. 443
446 LEM’ALAR
Birincisi: Benim ehemmiyetli bir kısım ömrüm, şan ü şeref perdesi
altında hubb-u câh zehiriyle zehirlenip öldüğü için, yeniden bu suretle nefs-i
emmareye diğer bir şeref kapısı açmak istememekti...
İkinci Cihet: Bu muannid zamanda bedihî davaları ve zahir
hüccetleri kabul etmeyenlere karşı böyle İşaret-i Gaybiye nev'inden
hodfüruşane bir tarzda izhar etmek hoşuma gitmiyordu. En nihayet
esaretimin sekizinci senesinde ve en işkenceli ve en sıkıntılı bir zamanda
gayet kuvvetli bir teşvike muhtaç olduğumuzdan bana ihtar edildi ki: "Bunu,
Tahdis-i Nimet ve bir Şükr-ü Manevî nev'inden izhar et. Hem korkma,
kanaat verecek derecede kuvvetlidir!..."
O Risalenin başında dediğim gibi, bunu izharda en mühim
maksadım; Esrar-ı Kur'aniyeye aid olan Risalelerin Makbuliyetine Gavs-ı
A'zam imza basması nev'inden olduğudur.
İkinci Maksadım: O Kudsî Üstadımın Kerametini izhar etmekle,
Keramat-ı Evliyayı inkâr eden mülhidleri iskât edip; Hizmet-i Kur'aniyeye
füturlar verecek çok esbaba maruz ve çok avaika hedef olan arkadaşlarımın
Kuvve-i Maneviyesini takviye ve şevklerini tezyid ve füturlarını izale etmek
idi.
Benim için bir nevi hodfüruşluk nevinden olduğu için ehemmiyetli
zarardır. Fakat o zararımı, Üstadımın ve arkadaşlarımın hatırı için kabul
ettim.
Bu Keramet-i Gavsiye Risalesi tedricen istihrac edildiği için birkaç
parça oldu ve tetimmelere inkısam etti. Gittikçe birbirini tenvir ve teyid
ettikçe vuzuh peyda ediyor. İşaratın bazısında za'fiyet varsa da sair
arkadaşlarının ittifakından aldığı kuvvet o za'fı izale eder. Hattâ cây-ı
hayrettir ki; o beş satırın âhirinde, her birinin mertebesini ve Has bir sıfatını
ima etmek suretinde onbeşten fazla Hizmet-i Kur'aniyedeki mühim kardeş-
lerimi gösteriyor. Bu Risalede, Keramet-i Gavsiye münasebetiyle birkaç
ehemmiyetli mes'eleler ve birkaç mühim Hakikatlar beyan edilmiştir.
Bu Risaleyi herkese tavsiye etmiyorum ve izin vermiyorum. Belki
safvet ve insaf ve İhlas ve hususiyeti bulunan Kardeşlerime müsaade
ediyorum. Hem başında olan maksadlarımı düşünerek öyle baksın. Beni, bir
kerametfüruşluk vaziyetinde tasavvur etmesin.