Page 8 - Risale-i Nur - Emirdağ Lâhikası
P. 8
ِ
ِ
ِ
ِ ِ
ِ
ِ
ٍ
ه ِ دمحب حبيُ َّلاا ء َ شَ نم ناو هناحبس همساب
ِ
ْ َ
ُ َ ُ
ْ َ
ْ
ْ
ْ
ُ َ َ ْ ُ
ِّ
ِ
امئاد ادبَا هتاَكرب و ِ للّا ةمحر و مُكيَلع مَلاسلَا
ً َ ً َ ُ ُ َ َ ٰ َ ُ َ ْ َ َ ْ ْ َ ُ َّ
Emirdağ'daki Kardeşlerime!
Benim hakkımda evham edenlere deyiniz ki: Biz, Hizmet
ettiğimiz bu adamın yirmi senelik hayatının bütün mahrem ve gayr-ı
mahrem Mektublarını ve Kitablarını ve Esrarını hükûmet şiddetli
taharriyatla elde etti. Dokuz ay hem Isparta, hem Denizli, hem Ankara
adliyeleri tedkikten sonra, bir tek gün cezayı, bir tek Talebesine
vermeyi mûcib bir madde -beş sandık Kitablarında ve evraklarında-
bulunmadı ki; hem Ankara Ehl-i Vukufu, hem Denizli Mahkemesi
ittifakla beraetine karar verdiler.
Hem bu zarurî işlerini ihtiyarlığına hürmeten gördüğümüz
adam, mahkemece Dava etmiş ve bütün hazır arkadaşlarını şahid
gösterip, tasdik ettirmiş ki: Yirmi senedir hiçbir gazeteyi ve siyasî
eserleri ne okumuş, ne sormuş, ne bahsetmiş; ve on senedir, hükûmetin
iki reisinden ve bir vali ve bir meb'usundan başka hiç bir Erkânı ve
büyük memurlarını bilmiyor ve tanımıyor ve tanımağa merak etmemiş.
Ve üç senedir harb-i umumîyi ne sormuş, ne bilmiş, ne merak etmiş, ne
radyo dinlemiş. Ve İntişar eden yüzotuz Te'lifatından, yirmi sene
zarfında yüzbin adamın dikkatle okudukları halde ne idareye, ne
asayişe, ne vatana, ne millete hiçbir zararı hükûmet görmemiş. Beş
vilayetin dikkatli zabıtaları ve taharri memurları ve mahkeme işiyle
iştigal eden üç vilayetin ve merkez-i hükûmetin dört adliyelerinin ağır
ceza mahkemeleri en ufak bir suç bulmamış ki, tahliyelerine mecbur
oldular. Eğer bu adamın dünya iştihası ve siyasete meyli olsaydı; hiç
imkânı var mı ki, bir tereşşuhatı ve emareleri bulunmasın? Halbuki
mahkeme safahatında hiçbir emare bulamadılar ki, muannid bir
müddeiumumî mecbur olup vukuat yerinde imkânatı istimal ederek
mükerreren iddianamesinde "yapabilir" demiş ve "yapmış" dememiş.
Yapabilir nerede? Yapmış nerede? Hattâ mahkemede Said ona demiş:
"Herkes bir katli yapabilir; bu iddianız ile herkesi ve sizi mahkemeye
vermek lâzım geliyor!"
Elhasıl: Ya bu adam tam divanedir ki, bu derece dehşetli umûr-
u dünyaya karşı lâkayd kalıyor veyahut bu vatanın ve bu milletin en
büyük bir Saadetine İhlasla çalışmak için, hiçbir şeye tenezzül etmez ve
ehemmiyet vermez. Öyle ise bunu taciz ve tazyik etmek, vatan ve
millete ve asayişe bir nevi ihanettir. Ve onun hakkında bu çeşit evham
etmek, bir divaneliktir.