Page 124 - İnsanın Yaratılış Mucizesi
P. 124

İNSANIN YARATILIŞ MUCİZESİ




              maddeye ihtiyaç duyacağını adeta önceden hesaplar ve kan hücrelerine
              dönüşürler. Kan sıvısı da çok geçmeden damarlarda dolaşmaya başlar. 4.
              haftanın sonunda kalbin ve damarların içine tamamen kan dolmaya baş-
              lar. Elbette kalbin, dolaşım sisteminin ve kan sıvısının oluşumu başlıbaşı-
              na hayranlık uyandıran bir olaydır. Henüz ortada bunların hiçbiri yok-
              ken, hücreler eksiksiz işleyen bir planlama ile gereken zamanlarda gere-
              ken yerlere yerleşerek insanın yaşamı için vazgeçilmez olan dolaşım sis-
              temini inşa etmektedirler. Burada kısaca özetlediğimiz bu aşamaların hiç-
              biri tesadüfen meydana gelemez; bu kusursuz inşa planı tek bir hücrenin
              çoğalmasından meydana gelen hücrelere ait olamaz. Bu noktada da kar-
              şımıza çıkan apaçık yaratılış gerçeğidir.
                   Üstelik dolaşım sisteminin yalnızca oluşumu değil, her elemanının
              sahip olduğu özellikler de insanda hayranlık uyandıracak dengelerle ya-
              ratılmıştır. Anne karnında gelişmekte olan bebeğin kanı ilk görev için
              normal bir insanınkinden çok daha nitelikli özellikler taşır. Örneğin be-
              beğin kanındaki hemoglobin maddesinin oksijen tutma yeteneği yetiş-
                                                              3
              kinlere oranla çok daha yüksektir. Embriyonun 1cm kanında bulunan al-
              yuvarların sayısı da yeni doğmuş bir bebeğin aynı miktardaki kanında
              bulunan alyuvar sayısından çok daha yüksektir. Dördüncü ayda göbek
              kordonundan plasentaya günde yaklaşık 24 litre kan geçer. Bu dolaşım o
              kadar hızlıdır ki, bir devir 30 saniye içinde tamamlanabilir. Bu yolla kan,
                                                                    40
              gerekli olan oksijen ve besini plasentadan alarak hücrelere götürmeye
              başlamıştır. Aynı anda bir taraftan böbrekler de oluşmaktadır ve kan,
              hücrelerden topladığı artıkları böbreklere götürüp temizlemeye başlar.
                   Şimdi burada durup bir kez daha düşünelim: Böyle kusursuz bir sis-
              tem günün birinde, tesadüfen, eksiksiz bir şekilde, kendiliğinden gelişmiş
              olabilir mi? Bebeğin özel yapıdaki kanı, bu kanı kalbe, kalpten de gerekli
              bölgelere taşıyan kan damarları bu damarları plasentaya bağlayan yapı-
              lar, kısacası her detay zaman içinde tesadüfen, kendi kendini inşa etmiş
              olabilir mi?
                   Şüphesiz olamaz. İnsan için çok önemli olan bu sistemin eksiksiz ola-
              rak bir anda meydana gelmesi şarttır. Çünkü kalbin, kanın ve damarların
              oluşumundaki herhangi bir aksaklık embriyonun gelişmesinin durması-



      122
   119   120   121   122   123   124   125   126   127   128   129