Page 121 - İnsanın Yaratılış Mucizesi
P. 121
Bir Hücreden Bir Çiğnem Et Parçasına…
Hücreler zaman içinde bölünmeye devam ederek ve gruplanarak, ışığa
karşı hassas göz hücrelerini, acıyı, tatlıyı, ağrıyı, sıcağı, soğuğu algılayacak si-
nir hücrelerini, ses titreşimlerini hissedecek kulak hücrelerini ve gıdaları sin-
direcek sindirim sistemi hücrelerini ve daha birçoklarını oluşturmaya devam
ederler.
Embriyonun ilk üç haftası bittiğinde çoğalan hücreler bir çiğnemlik et
parçası görünümü alırlar. Bu gelişim Kuran ayetlerinde "alak"tan "bir çiğnem
et parçası"na değişim olarak bildirilmiştir. Ayette şöyle buyurulmaktadır:
Sonra o su damlasını bir alak olarak yarattık; ardından o alak'ı bir çiğ-
nem et parçası olarak yarattık; daha sonra o çiğnem et parçasını kemik
olarak yarattık; böylece kemiklere de et giydirdik; sonra başka bir ya-
ratılışla onu inşa ettik. Yaratıcıların en güzeli olan Allah, ne yücedir.
(Müminun Suresi, 14)
Bebeğin oluşumundaki 1. evrenin bu şekilde bir oluşumla sonuçlandığı
embriyoloji bilimi tarafından yakın bir zamanda keşfedilmiştir. Ancak alemle-
rin Rabbi olan Allah'ın indirdiği ve hiçbir eksiklik olmayan Kuran'da bu bi-
limsel gerçek 1400 sene önce bildirilmiştir. Allah'ın şanı çok yücedir.
Yandaki resimde rahim duva-
rına yapışmış bir şekilde duran
embriyonun üç haftalık hali
görülmektedir. Bir et parçası-
na benzeyen bu hücre yığını
bölünmeye devam edecek ve
zaman içinde dünyayı görme-
mizi sağlayan gözlerimizi, ko-
kuları algılamamızı sağlayan
burnumuzu, koşmamızı, yürü-
memizi sağlayan ayaklarımızı,
ellerimizi oluşturacaktır. İç
organlarımız da bu hücreler-
den oluşacaktır. Bu muhte-
şem değişim elbette ki tesa-
düflerin eseri değildir. Kendi
kendine böyle bir değişim olu-
şamaz. İnsan bedenindeki bu
kusursuz değişimi oluşturan,
tüm alemlerin Rabbi olan
Allah'tır.