Page 483 - Evrim Aldatmacası
P. 483
A D N A N O K T A R ( H A R U N Y A H Y A )
ğu halde otobüsün kendisine yaklaşmakta olduğunu, fren sesini, otobü-
sün vücuduna değmesini, kırık kol ve akan kan görüntülerini, ağrıları,
ameliyathaneye götürülüş görüntülerini, alçının sertliğini, kolunun
güçsüzlüğünü hissedecek, görecek ve yaşayacaktır.
Kaza geçiren kişinin sinirleri kaç kişiye bağlanırsa bağlansın, bun-
ların hepsi, aynı Politzer gibi, kazayı başından sonuna kadar birinci
dereceden yaşayacaktır. Kazadaki adam komaya girse, hepsi komaya
girecektir. Hatta, söz konusu trafik kazasına ait algıların tümü bir cihaza
kaydedilse ve bu algılar sürekli başa alınarak bir başka kişiye verilse, bu
kişiye de defalarca otobüs çarpacaktır.
Peki o halde, hangisine çarpan otobüs gerçektir? Materyalist felse-
fenin bu soruya verebileceği çelişkisiz bir cevap yoktur. Doğru cevap,
trafik kazasını hepsinin kendi zihinlerinde tüm ayrıntılarıyla yaşadığı-
dır.
Pasta yeme ve taşa tekme atma örnekleri için de durum aynıdır.
Pasta yiyince karnında pastanın şişliğini ve tokluğunu hisseden
Engels'in duyu organlarına ait sinirler paralel olarak ikinci bir kişinin
beynine bağlansa, Engels pasta yediği ve doyduğu anda o kişi de pasta
yiyecek ve doyacaktır. Taşa tekme atınca ayağı acıyan materyalist John-
son'ın sinirleri paralel olarak bir başka kişiye bağlansa, bu kişi de taşa
vuracak ve canı acıyacaktır.
Peki hangi pasta ve hangi taş gerçektir? Materyalist felsefe, buna da
bir cevap veremez. Doğru cevap ise şudur: Hem Engels hem diğer kişi,
pastayı kendi zihinlerinde yiyip doymuşlardır. Hem Johnson hem ikinci
kişi, taşa tekme atış anını kendi zihinlerinde tüm detaylarıyla yaşamış-
lardır.
Yukarıda Politzer'le ilgili olarak verdiğimiz örnekte şöyle bir deği-
şiklik yapalım: Evinde oturan Politzer'in sinirlerini otobüsün çarptığı
kişinin beynine; otobüsün çarptığı kişinin sinirlerini de Politzer'in bey-
nine bağlayalım. Bu durumda ise, Politzer aslında evinde oturduğu
481