Page 79 - Evrim Aldatmacası
P. 79

A D N A N      O K T A R    ( H A R U N     Y A H Y A )


              rağmen, bir yandan da bazı sürüngen özellikleri kazanmış olan yarı
              balık-yarı sürüngen canlılar yaşamış olmalıdır. Ya da sürüngen özellik-

              lerini taşırken, bir yandan da bazı kuş özellikleri kazanmış sürüngen-
              kuşlar ortaya çıkmış olmalıdır. Bunlar, evrimcilerin iddiasına göre bir
              sözde geçiş sürecinde oldukları için de, sakat, eksik, kusurlu canlılar
              olmalıdırlar. Evrimciler geçmişte yaşamış olduğuna inandıkları bu

              hayali yaratıklara "ara-geçiş formu" adını verirler.

                   Eğer gerçekten bu tür canlılar geçmişte yaşamışlarsa bunların sayı-
              larının ve çeşitlerinin milyonlarca hatta milyarlarca olması gerekir.
              Ayrıca bu garip canlıların kalıntılarına mutlaka fosil kayıtlarında rast-
              lanması gerekir. Bu ara geçiş formlarının sayısının bugün bildiğimiz

              hayvan türlerinden bile fazla olması ve dünyanın dört bir yanının fosil-
              leşmiş ara geçiş formu kalıntılarıyla dolu olması lazımdır. Darwin, Tür-
              lerin Kökeni'nde bunu şöyle açıklamıştır:


                   Eğer teorim doğruysa, türleri birbirine bağlayan sayısız ara-geçiş
                   çeşitleri mutlaka yaşamış olmalıdır... Bunların yaşamış olduklarının
                   kanıtları da sadece fosil kalıntıları arasında bulunabilir. 32

                   Ancak bu satırları yazan Darwin, bu ara form fosillerinin bir türlü

              bulunamadığının farkındadır. Bunun teorisi için büyük bir açmaz oluş-
              turduğunu da görmüştür. Bu yüzden, Türlerin Kökeni kitabının "Teori-
              nin Sorunları" (Difficulties on Theory) adlı bölümünde şöyle yazmıştır:


                   Eğer gerçekten türler öbür türlerden yavaş gelişmelerle türemişse,
                   neden sayısız ara geçiş formuna rastlamıyoruz? Neden bütün
                   doğa bir karmaşa halinde değil de, tam olarak tanımlanmış ve yerli
                   yerinde? Sayısız ara geçiş formu olmalı, fakat niçin yeryüzünün
                   sayılamayacak kadar çok katmanında gömülü olarak bulamıyo-

                   ruz... Niçin her jeolojik yapı ve her tabaka böyle bağlantılarla dolu
                   değil? Jeoloji iyi derecelendirilmiş bir süreç ortaya çıkarmamaktadır
                   ve belki de bu benim teorime karşı ileri sürülecek en büyük itiraz
                   olacaktır. 33

                                                                              77
   74   75   76   77   78   79   80   81   82   83   84