Page 129 - Sosyal Silah Darwinizm
P. 129

127


                lelefltirerek gösterdiler. Bu bölgede yaflayan halk›n büyük bölü-
                münü gemilerle kaç›rd›lar ve befl y›ll›¤›na "sözleflmeli" iflçiler

                olarak deniz afl›r› yerlere gönderdiler. Ancak "iflçilerin" çok az
                                                                     70
                bir k›sm› sözleflmenin sonunu görebilecek kadar yaflad›. ‹flgal
                edilen yerlerin hemen hemen hepsinde iflgalci devletler uygun
                gördükleri topraklara ve kaynaklara el koydular, kendi ülkele-
                rinden gelen yerleflimcilere veya flirketlere bu yerleri verdiler.
                Yerlerinden edilen yerli halka ise hiç ilgi gösterilmedi. Bu halk-
                lar›n paralar›, ifl güçleri, mallar› ve maden kaynaklar› sonuna
                kadar sömürüldü.
                     ‹ngilizler, sömürgelerinden ald›klar› pamuk, çay, maden
                cevherleri gibi ham maddeleri ‹ngiltere'ye getiriyorlard›. Daha
                sonra bu ham maddelerle üretilen mallar tekrar sömürgelere
                getirilerek çok yüksek fiyatlara sat›l›yordu. Hindistan'dan al›-
                nan pamuk ‹ngiltere'de iflleniyor ve tekrar Hindistan'a sat›l›yor-
                du. As›l ilginç olan ise Hindistan'da Hint pamu¤unun sat›fl›n›n
                yasaklanm›fl olmas›yd›, yani sadece ‹ngilizlerin satt›¤› pamuk
                kullan›labiliyordu. Ayr›ca Hintliler, sadece ‹ngilizlerin ürettikle-
                ri tuzu sat›n alabiliyorlard›.

                     Yeni emperyalizmin bir baflka haks›z uygulamas› da, ege-
                menlik alt›na al›nan ülkelerin yöneticilerine sayg›s›z davran›l-
                mas›, bu kiflilerin önemsenmemesidir. Oysa önceki dönemlerde,
                Kraliçe Elizabeth'ten Napoleon'a kadar tüm yöneticiler yabanc›
                liderlere eflit flekilde davranm›fllard›. Ne var ki, 19. yüzy›lda Av-
                rupal›larda giderek güçlenen "kendini üstün görme saplant›s›",
                kabal›k ve küstahl›k getirdi.
                     As›l ilginç olan ise Darwinist emperyalistlerin, baflka mil-
                letleri sömürürken, bunu kendilerince "afla¤› ›rklar›n" ve "geri
                kalm›fllar›n" yükünü üstlenmek olarak göstermeleriydi. ‹ddiala-
                r›na göre dünyan›n geliflmesi için, üstün ›rk›n düzeninin tüm
                dünyaya yay›lmas›, afla¤› olanlar›n kalk›nd›r›lmalar› gerekiyor-

                du. Di¤er bir deyiflle, sömürgeci güçler iflgal ettikleri topraklara


                                 Harun Yahya (Adnan Oktar)
   124   125   126   127   128   129   130   131   132   133   134