Page 540 - Risale-i Nur - Tarihçe-i Hayat
P. 540
542 BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ
Risale-i Nurun teksir makinesiyle İntişarı ve Anadolu'da Nurların
gittikçe inkişafı karşısında bu Îmanî Hizmeti durdurmak maksadiyle
harekete geçen gizli dinsiz komiteler, hükûmete evham verdirerek, aleyh-
te tahrikât yapıyorlar. Emirdağ, Isparta, Kastamonu, Konya, İnebolu,
Safranbolu, Aydın gibi daha birçok vilâyet, kasaba ve köylerdeki Nurcu-
ların evlerinin aranmasına emir veriliyor. Nihayet 1947 senesinin son
ayında Üstad Said Nursî ve onbeş kadar Nur Talebesi Emirdağ'dan
alınarak Afyona getirilir ve sorgularını müteakip tevkif ediliyorlar. Ve
diğer vilâyetlerdeki Nur Talebeleri de tevkif edilerek Afyona celbedili-
yor. Böylece Üçüncü Medrese-i Yûsufiyye hayatı başlıyor.
Bediüzzaman'ın Afyon Mahkemesi
Bediüzzaman, her girdiği hapisteki mahbusları İrşad eder, hapisteki
bazı câniler, koyun gibi bir hâl alır. Hapiste dahi tecrid-i mutlak içinde
bırakıldığı halde, hapishane bir Nur Mektebi vaziyetine girer. Bunun için,
girdiği hapishanelere "Medrese-i Yûsufiyye" der. Hattâ Denizli Hapisha-
nesinde bir kısım gençler Medrese-i Yûsufiyye'den ayrılmak istemiyerek,
"Bediüzzaman daha burada kalırsa, biz kendimizi suçlu gösterip ceza
alacağız, ondan ayrılmıyacağız, Risale-i Nurdan Ders alacağız..." demiş-
lerdir.
Denizli Hapsinde "Meyve Risalesi" isimli Eser te'lif edildikten sonra,
hapishanede tesirli bir ıslahat müşahede ediliyor... Bu vaziyet, düşmanları
dahi takdire sevkediyor.
Risale-i Nurun mahiyetini dikkat ve Tefekkürle okuyarak anlayıp
Tahkikî bir İmana sahib olan halis Nur Talebeleri; ölümden, hapisten;
zindandan ve hiçbir beşerî eza ve cefadan korkmazlar. Mukaddes Kur'an
ve Îman Hizmetiyle, vatan ve millet ve Âlem-i İslâm ve beşeriyetin Ebedî
kurtuluşuna çalışırken, dinsizlerin düçar ettiği bir zulüm ve musibetle
karşılaşırlarsa, asla fütur ve ümitsizliğe düşmezler; hapislere iftihar ve
memnuniyetle girerler. Onların tek bir istinad noktaları vardır. O da, sırf
Rıza-yı İlâhi için, İhlâsla, Kur'an ve Îmana Hizmetleridir. Mâsum ve
mazlumların muhafızı Cenab-ı Hakdır. Hiçbir mâniaya ehemmiyet ver-
miyerek, Risale-i Nuru okumağa ve neşretmeğe Kahraman Üstadları mi-
sillü Feragatla çalışırlar. Bunun içindir ki, yirmibeş senelik müdhiş bir
istibdad-ı mutlak içinde Nurlara çalışan Nur Talebeleri, Îman ve İslâmi-
yet