Page 633 - Risale-i Nur - Tarihçe-i Hayat
P. 633
TAHLİLLER 635
Kendisini milletine hasreden seksen yaşındaki ihtiyar bir Din Âlimi
öldürülmek isteniyor; hem de Ramazan Bayramı akşamı, İftar yemeğine
zehir konulmak suretiyle.
Bu ne fecî, bu ne tahammül edilmez bir haldir. Tecrit edilmiş, daimî
bir tarassut altında, kapısında bekçi. O içerde ölümle başbaşa bırakılıyor.
Heyhat! Geliniz ey Ehl-i İslâm. Hep beraber ağlaşalım. Hayır, hayır!
Gözyaşlariyle, feryat ile tedavisi mümkün değil bu derdin... Allah için
uğraşalım.
NİHAT YAZAR
* * *
Bediüzzaman Said Nur
Büyük ve dâhî adamların beşiği olan Türkiye şimdiye kadar, nekadar
mebzul Mücahidler, Müceddidler ve bütün mânasiyle büyük İnsanlar
görmüştür. Onların idrak ettikleri hayat şartları ve gördükleri itibar,
buldukları ve mazhar oldukları hürmet, kadir ve kıymetlerine asla nâkise
vermemekle beraber yürüdükleri Hak yolunda muhakkak ki kendilerine
büyük kolaylıklar temin etmiştir. Bu şartların mâkûs tecellisine ve
zulmün en ağırına mâruz kaldığımız şu geçmiş yirmi beş yıl, bize ağır
mücadele ve mücahedeler içinde yoğurulmuş, dâvâsının ve İmanının
Azametinden İlham almış ve büyüklüğünü dünyanın en hücra köşelerine
yaymış bir dâhî, bir Nur ve Fazilet timsali hediye etmiştir.
Nur'u birçok muzlim Vicdanları aydınlatmış; Kudreti, birçok zayıf
İmanlı İnsanlara cesaret vermiş, dehası, birçok nasibsiz İnsanların Ruhu-
na İlham serpmiş olan bu büyük Adam, hiç şüphe yoktur ki, Said Nur
Hazretleridir.
Ondan Fazilet ve Fedakârlık Dersi alan birçok yolunu şaşırmış
insanlar kendilerini mes'ud ve aydınlık bir sahranın ortasında bulmuş-
lardır. Dehâsı ve celâdeti kadar Îmanı da kuvvetli olan bu muhterem
İnsan; yirmi beş yıllık istibdat ve zulme gözlerini kırpmadan göğüs geren
ve onun korkunç işkence adaletsizliğine Îmandan doğan bir cüretle karşı
koyan tek Şahsiyettir.