Page 38 - 7. Sayı Ekim-Kasım 2021
P. 38

SEYİRCİ


                                                                                              İdil Güney Şimşek







         İşten çıkmış yorgun adımlarla                       Gri mantolu adamın pardösülü

         evine doğru yürüyor. İnsanları                      adamın cebine bir şey yerleştirerek
         gözlemlemeyi, konuşmalara kulak                     hızlıca uzaklaşmaya çalıştığını fark

         kabartmayı çok sever. Hayatın                       ediyor. Ne olduğunu merak etmeye
         içinden kesitleri hafızasında                       başlıyor. “Acaba tanışıyorlar mı?

         biriktirerek sofralarda anlatmak
         en büyük eğlencesidir. Öyle anlar

         sayesinde bütün telaşını, stresini
         unutur. O anları hatırlayıp yüzünde

         bir tebessüm beliriyor. Birden
         kalabalığın arasında gri mantolu

         bir adam çarpıyor gözüne. Tedirgin
         bir hali var, sanki elini kolunu

         nereye koyacağını bilmiyormuş
         gibi davranıyor. Hemen önünde

         elinde telefonla hararetli bir şekilde
         konuşan başka bir adam duruyor.

         Adam kendisini konuşmaya o
         kadar kaptırmış ki etrafında ne

         olup bittiğinin farkında değil.
         İnsanlar mecburen ona çarpmamaya

         çalışıyorlar.

         “Acaba bu kadar hararetli ne

         konuşuyor olabilir?” diye düşünerek
         dikkat kesiliyor. Sanki gözü ısırıyor

         bir yerden. Dakikalar boyunca adamı
         süzüyor. “Aslında herhangi birine                   Gizli bir iş mi dönüyor aralarında?”

         benzeyebilecek kadar sıradan bir                    soruları geçiyor aklından. Adam
         insan, aman ne önemi var ki” deyip                  hala telefonla konuşuyor. Yoksa

         kafasını iki yana sallıyor.                         konuşmuyor mu?





         Buluntu Kutusu                                    38
   33   34   35   36   37   38   39   40   41   42   43