Page 36 - Tuğba Zengin
P. 36
un eklemiştik neredeyse. Ve işe de yaramıştı, hamur tarifteki kıvama
sonunda ulaşmıştı. Daha fazla vakit kaybetmeden ablam onu
açmaya ben de dolaptan pizzanın üstü için olan malzemeleri masaya
yerleştirmeye başladık.
Hamuru açma işi de bitince hazırladığım sosu ve diğer
malzemeleri onun üzerine koymaya başladım. Bir pizzamız hazırdı
bile, sadece pişmesi gerekiyordu. Tavada pişirecektik, bunun için
dolaptan bir tava çıkardım ve ocağın üstüne yerleştirdim. Ablam
pizzanın yapışmaması için dibine biraz un serpiştirdi. Hamuru
yerleştirip ocağın altını açtık. Pişmesini beklerken ablam mutfaktaki
taburede telefonuna bakıyor ben de üst katta odamı topluyordum.
Yaklaşık on beş yirmi dakika geçince ablam pizzanın piştiğini
söyleyerek beni aşağı kattaki mutfağa çağırdı. Merdivenlerden
inerken burnuma güzel bir koku gelmeye başlamıştı bile, ama
mutfağa gittiğimde gördüğüm manzara beni şaşırttı, çünkü altı
yanmıştı. Birinci pizzayı tabağa alıp ikincinin malzemelerini koyduk
ve tavaya yerleştirdik. Onun pişmesini beklerken bir yandan yemek
masasını kurmaya başlamıştım. Pizzanın pişmesine yakın annem
okuldan eve geldi. Annem bir öğretmendir, evden eğitim yapıldığı
bugünlerde okula birkaç eşyasını almak için gitmişti. Neyse ki
yemeye yetişti. Sonunda iki pizza da hazırdı. Annem ne pişirdiğimizi
bilmediği için gelirken fırından simit almıştı. Pizza güzel olmadıysa
bile simidimiz vardı. Babam ve odasından pek çıkmayan diğer ablam
da salona yemek masasına gelince hep birlikte kahvaltıya oturduk.
Malzemelerin hazırlanması, hamurun açılması, pizzanın
pişirilmesi derken iki üç saatimizi almıştı, hatta ikindi olmuştu. Bu
yüzden kahvaltıdan çok ikindi atıştırmalığı gibiydi. Annem ilk kez
yapmamıza rağmen pizzanın gayet güzel olduğunu söyledi. Babam
36