Page 18 - Çobanlar Fikir İstasyonu Ekim 2021_Neat
P. 18

Yaşar DOĞRU  ‘in kaleminden                                      Kur’ân’da vefâ/Ahde Vefâ


               sorumlu      tuttuğu     şeydir.    Dinin        tastamam yerine getirin şeklinde, adak
               kendisine  emretmediği  bir  hususu,             hakkında     ise    “yerine   getirsinler”

               kendisini  yapmakla  yükümlü  tuttuğu            şeklinde    üçüncü     şahıslara    hitap
               bir görev haline getirmesidir.                   şeklinde  emir  formunda  geçmektedir.
                      4. Ölçü.  Keyl,  Mîzân.  Arapçada         Fakat    vefâ    kelimesinde     bulunan

               keyl ve mizan ölçü ve tartıda kullanılan         “üzerine  koyma,  ilave  etme,  daha
               aletleri  ifade  etmektedir.  Kur’ân’da          fazlasını   yapma”     anlamı     dikkate

               bunların       adaletle      kullanılması        alındığında,      yukarıda      anlatılan
               istenmektedir.     Emir     kalıbı   olan        maddelerin  daha  fazlasının  yapılması

               “eksiksiz,  tam  olarak  yerine  getirin”        gerektiği anlaşılmaktadır. Hangi çağda
               manasındaki       “evfû”     kullanımıyla        olursa  olsun,  insanlığın  o  âna  değin

               birlikte  adalet  vurgusunun  yapılması          getirdiği     hususlarda       kendisinin
               konunun  önemine  işaret  etmektedir.            katacağı  bir  şeyler  varsa  onu  katıp,
               Ayrıca         mîzân          kelimesinin        ilave   etmesi     ve    ziyadeleştirmesi

               müfessirlerce,  akıl,  Allah’ın  kâinata         gerekmektedir.  Vefânın  anlamı  ve
               koymuş  olduğu  ölçü,  Kur’ân,  Hz.              gereği budur.

               Peygamber  ve  O’nun  yöntemi  (hedy)
                                                                          Yaşar DOĞRU –İlçe Müftüsü
               hakkında  kullanıldığının  söylenmesi
               vefâ    ile   istenenlerin   kapsamının

               genişliğini ortaya koymaktadır.

                      Kur’ân’da  ahit,  akit,  keyl  ve

               vezn/mîzân  hakkında  muhataplara
               emir     kalıbıyla    “evfû”     eksiksiz,




































                                                           15
   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22   23