Page 114 - Bana Kavgayı Öğret Usta Kitabı...

edersin. Biz sana peşinen söyleyelim de bundan sonrası

senin bileceğin iş. Anlaştık mı?
-Anlaşmadık. Benim sizlere anlatacağım, konuşaca-

ğım hiçbir şeyim yok. Siz halk düşmanısınız, katilsiniz.
Sizlere söyleyeceklerim bu kadar.

Bu sözlerin ardından herkes sessizleşti, ön tarafta
oturan polis önüne dönerek söylenmeye başladı:

-Sen bilirsin, emniyette sorarım bunların hesabını.

Bu söylemleri bir emir olarak algılayan şoför koltu-
ğundaki polis ilk sokaktan sola dönerek caddeye çıktı.
Yirmi beş-otuz dakikalık bir yolculuğun ardından Vatan
Emniyet Müdürlüğünün kapısından daha yeni giriş ya-
pılmış olmasına rağmen küfürle, kaba kuvvetle, fiziki ve

psikolojik işkenceye başlamışlardı. Ali’yi Vatan Emniyet
Müdürlüğünün bodrum katındaki hücrelerden birine at-
tılar ve kapıya bir nöbetçi bırakıp ona birazdan gelecek-
lerini söyleyerek gittiler. Bu Ali’nin ilk gözaltısıydı.
Hücrede tek başına kalan Ali’nin ilk aklına gelen aldığı

eğitim çalışmalarından ve teorik bilgisinden dolayı açlık
greviydi. Bir süre sonra Ali’yi gözaltına alan polisler
geldi ve onu sürükleyerek sorgusunun yapılacağı odaya
götürdüler. Sorgu odası. Penceresi olmayan loş ışıklı bir
masa ve iki sandalyenin ve bir duvarın hemen hemen
hepsini kaplayan büyükçe bir aynanın olduğu bir odaydı.

Sandalyeye oturttukları Ali’nin ellerini masaya kelepçe-
lediler. Ali ellerini oynattığında masa hiç yerinden kıpır-
damadı. Ali eğilerek masanın ayaklarına baktığında

112