Page 10 - Yürüyüş Dergisi 29 - Rehber
P. 10
Halk Meclisleri: Depreme Karşı
HALK OLARAK kendi önlemimizi
alalım!
- İstanbul'da
500 bin binanın yıkılacağı,
2 milyon kişinin evsiz kalacağı
615 bin kişinin öleceği
öngörülüyor
615 bin ölü “bekleniyor”.
AKP iktidarı kılını kıpırdatmıyor. Çünkü ölecek olanlar arasında, bakanlar, milletvekilleri, onların yakınları,
tekelci burjuvalar, kısacası tuzu kurular yok. Çünkü onların oturdukları yerler, depreme dayanıklı.
615 bin kişi, yoksul halktan ölecek! Gerçek bu.
Bu nedenle umurlarında değil; Sanki 615 sineğin ölmesinden bahsediliyor.
-Örgütlenmezsek, hiçbir şey yapamayız. O halde, depreme karşı önlemin ilk adımı örgütlenmektir.
Nerede örgütleneceğiz?
Halk Meclislerinde.
Sonra örgütlü olarak haklarımızı talep eden bir mücadele geliştirebiliriz:
- Deprem korunma alanları açılsın!
Sayı: 481
- Deprem koruma konteynerleri halkın denetimine verilsin!
Yürüyü
9 Ağustos - Tüm evler, İSTİSNASIZ TÜM EVLER, devlet tarafından ÜCRETSİZ OLARAK DEPREME DAYANIKLI
2015 HALE GETİRİLMELİDİR!”
Halkımız, “O KADAR EVİ Devlet nasıl yapsın?” diye düşünmeyin!
O kadar büyük soyuyor, o kadar çok sömürüyorlar ki, bunun için yapacakları harcama devede kulak kalır.
Ayrıca, bizelütuf yapmış olmayacaklar; bizim evlerimize harcayacakları, bizden çaldıkları paralardır.
Unutmayın, deprem yoksulu vurur.
Televizyonlarda depremden nasıl korunulur diye gösterilen programlara bakın; standart apartmanlara, standart
sütünları, yüklenicileri olan binalara göre anlatılır her şey; peki gecekondudakiler nasıl korunacak?
Bunun cevabı yoktur.
Bu cevabı kendimiz vermeliyiz.
İşte bu nedenle.
- Halk Meclisleri olarak, bütüm yoksul mahallelerde “YOKSUL GEÇEKONDU MAHALLELERİNDE DEP-
REMDEN NASIL KORUNACAĞIZ?" panelleri yapılabilir.
- DEVLET HALKI DÜŞÜNMÜYOR.
HALK OLARAK KENDİMİZ DÜŞÜNECEK
KENDİMİZ ÇÖZÜM BULACAĞIZ!
- Mahallelerde depremden sonra toplanma alanlarını belirlenip, ilan edilebilir. Deprem Komiteleri kurulabilir. Ve
bir deprem anında neler yapacakları belirlenir. Halk kime nasıl başvuracağını bilir.
Haftanın Çatkapı Gündemi:
Bu hafta çaldığımız kapılarda Nuriye ve Semin’in 14 Eylül’de mahkemeye çıkarılacaklarını, onların yargılanmasının
direnme hakkının yargılanması demek olduğunu anlatabiliriz.
Onlar nezdinde aslında işten atılan tüm kamu emekçileri ve tüm halk yargılanıyor.
-Çaldığımız kapılarda bir diğer konu deprem olabilir. Bu konuda insanlarımız ne diyor, ne düşünüyor, nasıl
10