Page 29 - tavir_169_2019aralik-b

direniş

direniş

Nazan'ın Ankara'da

Bitmeyen Gümbürtüsü

mehmet esatoglu

Ankara'nın orta yerinde sabah akşam bir gümbürtü. bir ses çıkıyor. Üç gün diyen var. Bir hafta on gün diyen de. Bir
Herkes etrafına bakıyor ama anlamıyor sesin nereden geldi- seyyar satıcı; “Aylardır çalıyor siz duymuyor musunuz” deyince
ğini. Beyaz kocaman bir minibüs görünüyor uzaktan onun geli- ortalığı bir sessizlik kaplıyor.
şiyle gümbürtü başlıyor. Yaklaştıkça yükseliyor. Tam yakında Herkes kara kara düşünmeye koyuluyor.
doruklara varıyor. Sonra uzaklaşıyor, sesler duyulmaz oluyor. Ankara'nın orta yerinde birileri davul, trampet çalıyor. Herkes
Kimileri bunu gelip geçici bir olay sanıyor. Ama kısa sürede bunu duyuyor ama neden çalındığını bilmiyor.
yanıldıklarını anlıyorlar. Günler geçiyor, trampetin ya da davulun Bir süre sonra davul ya da trampeti çalan kızın adı duyuluyor.
gümbürtüsü bitmiyor. Bir temizlikçi kadın, “genç kumral, bir kızmış adı da Nazan” de-
İnsanlar arasında giderek bir merak uyanıyor. Kim bu tram- yiveriyor.
peti ya da davulu çalan? Bu kez insanları başka bir merak alıveriyor.
Maksadı ne? Kimdi bu Nazan? Neden günlerdir davul ya da trampet çalıp
Neden her gün çalıp duruyor? duruyor? Maksadı ne acaba?
Kimileri “çoluk çocuk yapıyor” bunu deyip işi geçiştiriyor. Ki- Aslında ortada çalınan bir trampet ya da davul yoktu. Sadece
mileri daha ilginç yanıtlar buluyor; “bunu yapan bir deli”. “Kafayı Nazan'ın elleri vardı.
yemiş, her gün çalıp çalıp kaçıyor.” Nazan genç bir kadındı.
Birileri sonunda dayanamıyor atıyor ortalığa soruyu; Çalışıyordu.
“Siz bu trampetin ya da davulun kaç gündür çaldığını biliyor Her sabah erkenden işe koşuyor, akşamları yorgun argın eve
musunuz?” dönüyordu.
Önce şaşkın bir suskunluk yaşanıyor, ardından her kafadan Nazan'ın haksızlığa tahammül edemeyen bir yapısı vardı. Ne

aralık 2019 TAVIR 29