Page 58 - Yürüyüş 9. Sayısı
P. 58
sonuna kadar çatışmayı izleyen köylüler, “Dev-Solcular da hainler önderlikle yapılan röportajı MK imzasıyla yayınlamışlar
bir kız vardı, havada takla atarak ateş ediyordu” diyerek ve Harekette darbe yapmışlar. O dönemdeki bölge komutanı
olayı ballandıra ballandıra köyden köye anlattılar. Öyle ki Kazım Keleş, biz savaşçılara bu durumu açıklamamıştı. Ve
birçok köyde Selvi’nin taklası beş-altı katına çıkmıştı. Selvi, darbe olayında ikircikli bir tavır sergilemişti. Hareketin Dersim’e
köylülerin gözünde artık efsaneleşmişti. müdahalesiyle, birlik olarak ihanete tavır aldık. İçimizde en
Gerçekten de Selvi ile yaşadığım her gün, kadınlar çok öfkelenenlerden biri de Selvi idi. Kampta tanıdığı kişiler
hakkında taşıdığım önyargılarım giderek zayıflamıştı. Selvi’nin darbeci olmuştu. Bunların kişiliklerini, küçük-burjuva özelliklerini
ciddi bir bel rahatsızlığı vardı. Kendisi anlatmıştı ama pek bize anlatırdı. Diyebilirim ki o süreçte, darbeci kişilikle ilgili
anımsamıyorum. 12 Temmuz katliamından sonra Paris’te eğitimi Selvi’nin anlatımlarıyla yaptık.
kitlesel gösteri düzenlerler. Ya bir işgal, ya da bir sokak gös- Selvi daha sonra Pertek müfrezesinin komutan yardımcı-
terisinde bir arabanın üzerinden atlar. Belini burada incitir. lığına atandı. Onlar Pertek’e gitmek üzereyken, birliğimiz
Bir süre sonra Ortadoğu’da kamp faaliyeti içinde yer alır. Şehitler Haftası’nda, 16-17 Nisan Şehitlerini anmak için bir
Bel rahatsızlığı kampta iyice yer eder. Belindeki rahatsızlık eylem hazırlığı içindeydi. Selvi de bu eyleme katılmak
oldukça ciddiydi. Ama bunu hiçbir zaman dile getirdiğini istiyordu. Bunun için bölge komutanıyla uzun uzun konuştu.
duymadık. Aksine faaliyete çıkmak için ısrar ederdi. Hiç Ancak en son Pertek müfrezesine komutan yardımcılığı ya-
unutamıyorum: Yalçın Çakmak ile faaliyete çıkmışlardı. Her pacağı kesinleşti. Hozat’ın bir köyünde eyleme katılacak
taraf kardı. Selvi yolda rahatsızlanıyor. Yürüyemeyecek olan yoldaşlarla toplu halay çekip, marşlar söylemiştik.
duruma geliyor. Yalçın çantasını istiyor, vermiyor. Israr Pertek müfrezesi ayrılırken, “birer kurşun da bizim için
etmesine rağmen bir türlü çantasını vermiyor. Dik bir yokuşa sıkın” dediler. Bunu en içten söyleyenlerden biri de Selvi
çıkıyorlar. Tabii yürüyüş burada daha da zorlaşıyor. Öyle ki idi. Eyleme katılacakları tek tek kucaklamış, başarılar dilemişti.
yokuşu sürünerek çıkıyor. Bu olay hem Yalçın’ı, hem de Bu eylem Çemişgezek’in Akçapınar Karakolu’na yönelik
bizleri etkilemişti. Selvi’nin verdiği irade savaşı, biz erkek yapıldı. Karakol vuruldu, şehitlerimiz selamlandı. Beş gün
savaşçılara ve kadın yoldaşlara örnek olmuştu. sonra, 23 Nisan’da ise, Pertek müfrezemiz, Çalaxane’de
Birliğimizin sayısı giderek artıyordu. Komutan ve komutan düşmanla çatışmaya girdi. Bizlere öğretmeye devam ediyorlardı.
yardımcısının dışında müfrezelerin tamamı yeni savaşçılardan Çatışmanın ortasında komutan Mehmet (Ali Özbakır) şehit
oluşuyordu. Komutan yardımcılarından biri de Selvi idi. Der- düşünce, Selvi komutayı eline almış, önce çantasında bulunan
sim’in ilk kadın savaşçısı olduğu gibi ilk kadın komutanı da örgütsel dökümanları yakmış. Müfrezesindeki savaşçıların
Selvi olmuştu. Savaşçılığı döneminde olduğu gibi, komutanlık birçoğu yeniydi. Bunları en iyi şekilde yönlendirmeye çalışmış.
yaptığı dönemlerde de biz savaşçı yoldaşlarıyla olan ilişkileri Yaralanan yoldaşlarının yaralarını sarmış. Cephanesi tükenince
oldukça düzeyliydi. Her zaman bizleri eğitmeye çalışıyordu. silahının düşmanın eline geçmemesi için taşlara vurup
Devrimci Sol Dergisi’nde “Partinin Arifesindeyiz” başlıklı kırmış. Ve kendisi gibi, cephanesi biten dört yoldaşımızla
yazı çıkmıştı. Bu yazıyı bize Selvi okudu. Okurken hep “artık birlikte, “teslim olun” çağrılarına, “Devrimci Solcular Teslim
Partili savaşçılar olacağız” diyordu. Coşkusu görülmeye Olmaz” diyerek düşmanın üzerine yürümüşler. Düşman yol-
değerdi. Yaşadığı coşkuyu anlatabilmem çok zor. Gözleri daşlarımızı katletmişti. Selvi bu son anda dahi bizlere ve
doldu. Biz yeni savaşçılar o gün için bu haberin niye bu kadar Dersim halkına örnek oluyordu.
coşku yarattığını anlayamamıştık. Ama Selvi, Partinin ne Onunla çok kısa bir süre de olsa beraber olma şansım
anlama geldiğini bildiği için bu coşku ve sevinci yaşıyordu. oldu. “Kadınlar gerilla olmaz” diye düşünen benim gibi
Her ne kadar Selvi’nin sevincinin kaynağını anlayamasak da birine, pratiğiyle örnek oldu. O, düzen kadın kişiliğini söküp
biz de onunla birlikte coştuk. Sonradan öğrenecektik ki, darbeci atmış, kişiliğinde devrimci kadını yaratmıştı.
Düşmana Korku Salan Şehitlerimizin Mezarını Yapmamıza Bile Tahammülünüz Yok
Cephe'nin Yiğit Kızı'nı 30 Mart 2016 tarihinde Dersim’de valiliğe yönelik eylemde ölümsüzleşen
Mücadelemizde Yaşatacağız! şehitlerimizden Onur Polat’ın mezarı şehitliğinin 1. Yıldönümünde tamamlandı.
Dersim’de 1 Nisan'da Elif Sultan Kal- Saat 14.00’da mezarı ziyaret etmek için mezarlığa giden Halk Cephelilere polis
sen’in mezarı ziyaret edildi. Yapılan zi- saldırdı. Halk Cepheliler, polis tarafından gözaltına alınmaya çalışıldı, arkasından
yarette mezarına karanfil bırakıldı. Ar- ateş açıldı. Mezar akrep ve sivil araçlarla ablukaya alındı.
dından tüm devrim şehitler adına 1 daki-
kalık saygı duruşu yapıldı. Saygı duru- Şehitlerimizi Anıyor
şunun ardından Grup Yorum’un “Bize
Umudumuzun Kuruluşunu Selamlıyoruz
Ölüm Yok” marşı ve “Şu Dersimin Dağ-
ları” şarkısı söylendi. "Devrim yolumuzu Avcılar merkezde bulunan üst geçide Halk Cepheliler tarafından 1 Nisan'da
aydınlatan şehitlerimizin izinden bir milim pankart asıldı. Pankartta, “30 Mart 17 Nisan Devrim Şehitlerini Anıyor Umudun
bile sapmadan yeni Leyla Komutanlar Kuruluşunu Selamlıyoruz-Halk Cephesi” imzası vardı. Ayrıca Firuzköy’de
yaratarak ulaşacağız" sözü verilerek anma “Faşizme Karşı Omuz Omuza-Halk Cephesi” imzalı kuşlamalar cadde ve
sonlandırıldı. Anmaya 8 kişi katıldı. sokaklara halkın yoğun olduğu yerde yapıldı.