Page 25 - keşf-i istanbul dijital
P. 25
daha da çok artarak şaşkınlıklarımızı güzelleştiren, sevgilileri
hep bir ağızdan dile getiriyorduk. romantikleşti hasret kaldığı koca bir
şehrin ortasındaydı yalnız başına Kız
Bu İstanbul şehri ki nice cihan Kulesi. Oysa ne güzel yakışırdı Kız
padişahlarını kucağında yaşatmıştır. Kulesi ile Galata Kulesinin aşkı sana.
Seni esir alan yabancı ellerden
kurtaran seni fethedip seni fetihle Her semtinin ayrı bir güzelliği
müjdeleyen bir peygamber duasına vardır İstanbul’un. İstanbul’u
mazhar olan kendi Fatihini de sevmenin bir bedeli olmalıdır artık.
koynunda yaşatırsın. Sultanlara İstanbul hoyrat ellerde hırpalanmış
sultanlık eden çorbası ile bir Leyla’dır. Leyla’ya Mecnun
vücutlarımıza şifa olan Aziz olmak yaraşır. İstanbul’u gezdikçe
Mahmud Hüdayi Hazretleri, iki cihan tanıdıkça yaşadığım şehirde ki
serverini dünya gözüyle görmüş oksijenim daha da çok arttı. Havasını
Eyüp Sultan Hazretlerini, Yahya daha çok çeker oldum içime.
Efendisini, Yuşa Hazretlerini ve daha Dostlarla nice fotoğraflar, nice anılar,
nice evliyaullahları misafir nice gülüşler bıraktık her bir tarafına.
etmektedir. Sakinlerine, hayranlarına İstanbul’u sevmek İstanbul kadar
İstanbul âşıkları olan Fatih’i, güzeldir.
Yavuz’u, Kanuni’yi, Abdülhamit’i İstanbul’u anlamak güzelden ve
nice şehzadeleri hatırlatır. Her sabah güzellikten anlamaktır. İstanbul’un
namazından sonra odamın tarihini dokusunu bozmak, doğasını
penceresinden boğazın güzelliklerine ve kurallarını değiştirmeye çalışmak,
bakınca boğazın üzerindeki iki kıtayı değerini ve kıymetini bilmeyen
birbirine bağlayan sevgi köprülerini, insanlara emanet etmek haksızlıktır
lacivert renkli deniziyle, herkesi hakarettir. İstanbul, İstanbul olarak
kendine hayran bırakan koskoca kalmalıdır. Bir padişah Fatih Sultan
Mimar Sinan’ın bizlere emanet Mehmet Han aşığında, bir mümin
bıraktığı tarihi yapılarını, camilerini, Eyüp El Ensari’nin hatırasında,
türbelerini, sokak başlarındaki bir Abdülhamit Han saflığın da,
çeşmelerini, üzerini bir pırlanta cümle insanlık Yusuf güzelliğinde
mücevher gibi parlatan içimizi ısıtan sevmelidir; Uzaktan da olsa
güneşin doğuşunu, birbiriyle yarışan İstanbul’u…
İstanbul’umun kıymetini bilmeyen o Eyy İstanbul şu sözlerle
insanlarını izliyorum. bitiriyorum seni. Minarelerinin
mahyasız ve ezansız kalmamalıdır.
Ah! Bir de Kız Kulesi vardır. İstanbul seni seven müminlerin, sana
Denize düşmüş bir oyuncaktır. mertçe davrananların sahip
İstanbul’u özelleştiren, boğazını çıkanlarının ortağı olmalıdır,
hainlerin ve sansarların değil!