Page 35 - Yürüyüş Dergisi 12. Sayısı
P. 35

NURİYE GÜLMEN VE SEMİH ÖZAKÇA’NIN DİRENİŞİNİ
                                              DAYANIŞMAMIZLA BÜYÜTECEĞİZ

                                         DİRENİŞ VE BÜYÜYEN DAYANIŞMAMIZ İLE
                                                      ZAFERİ  KAZANACAĞIZ!


                                           halkımız adına, hücre hücre eriyorlar.   duyurmalıyız. Ve  AKP  faşizminin
                                                                            sansürle, sessizlikle geçiştirmesi kar-
             AKP faşizmi fütursuzca saldırıyor.  Her Yeri Direniş Alanına   şısında Nazım Hikmet’in dediği gibi,
          Halka adalet yok! Hukuk yok! Halkın  Çevirmeliyiz                 “Yok, öyle umutları yitirip karanlıkta
          en temel demokratik hakları dahi yok
                                              Her yerde Yüksel’de süren dire-  savrulmak… Unutma; aynı gökyüzü
          hükmünde. Elli milyon insanımız aç-  nişin sesi yankılanmalı. Direnişi sa-  altında, bir direniştir yaşamak…” di-
          lık, yoksulluk içerisinde yaşarken
                                           hiplenen herkes, eylemleri ile Nuriye  yen olabilmeliyiz.
          onlar kendilerine saraylar yapıp zevk-
                                           ve Semih’in süresiz açlık grevini sa-  Aynı gökyüzünün altındayız. Aynı
          sefa içerisinde yaşıyorlar. Tıpkı de-  hiplenmeli. Herkesin yapabileceği bir  direnişin havasını nerede olursak ola-
          vamcısı olduklarını iddia ettikleri Os-
                                           şeyler mutlaka vardır. Kimse ben ne  lım solumalı, uzakları yakın etmeliyiz.
          manlı gibiler. Halktan uzak ve halka
                                           yapabilirim ki diye düşünmemeli.  Bu nasıl olacaktır.  Bulunduğumuz
          düşmanlar.
                                           Nuriye Gülmen de direnişine tek ba-  her yerde halka gitmeliyiz. Direnişi-
             Ancak tarih şahittir. Egemenlerin
                                           şına başladı. Birken iki oldu, üç oldu.  mizi halkımıza anlatmalıyız. Nuriye
          halka karşı zulümleri ne kadar acı-
                                           Sonra Anadolu’nun dört bir yanından  ve Semih’i bilmeyen, tanımayan kal-
          masız olsa da, Anadolu halklarını hiç-
                                           yeni direnişçiler katıldı onlara… Ve  mamalı.  Ankara’nın göbeğinde 47
          bir zaman tam olarak teslim alamadılar.
                                           zafer küçük küçük galibiyetlerin top-  gündür süren açlık grevini görmeyen,
          Köroğlu oldu, Dadaloğlu oldu, Pir
                                           lamıdır der ustalar. Bugün her eyle-  duymayan, konuşmayan basına karşı
          Sultan oldu… Direniş geleneği ne-
                                           mimiz, AKP faşizmini vuran ve dire-  onların sesi biz olmalıyız.
          silden nesile aktı durdu. Ki hiçbir za-  nişini güçlendiren adımları oluşturuyor.  Ankara’nın yoksul mahallelerinde
          man direniş nehrini kurutamadılar.
                                           Halkımız baş başa vermeyince taş  direnişi sahiplenen yürüyüşler açık-
             Bugün de bu gelenek Ankara’nın
                                           yerinden kalkmaz demiş. Bizlerde fa-  lamalar yapmalıyız.  Afişlerimizle,  Sayı: 12
          Yüksel Caddesi’nde sürüyor.  AKP  şizmin üzerimize çöken ağırlığını  pankartlarımızla halkımız onları gör-
          faşizmi OHAL ile birlikte kamu emek-                                                                Yürüyüş
                                           taşın altına ilk elini koyan Nuriye  meli, duymalı ve bilmeli. Otobüslerde,  30 Nisan
          çilerini hedef aldı. Kendisinden ol-
                                           Gülmen’in yanında olarak, onun di-  metrolarda, pazarlarda, meydanlar-  2017
          mayan, kendisi gibi düşünmeyen her  renişini tanıdığımız tanımadığımız  da… Dayanışmayı büyütecek daya-
          kesimi işinden attı. Yüzbinin üzerinde
                                           herkese duyurarak hep birlikte kal-  nışma gecemizi örgütlemeliyiz. Hep
          kamu emekçisi işinden atıldı. Bunların
                                           dırmalıyız.                      bir ağızdan marşlarımızı, türkülerimizi
          büyük kısmı sessizce olanı kabulle-
                                              Sahiplenmeliyiz.              söylemeliyiz, sloganlarımızı atmalıyız.
          nirken, bazıları intiharı seçti. Üyeleri
                                              Sahiplenmek demek direnişçilerin  Halkımızın olduğu her yerde her gün
          atılan KESK gibi sendikalar üyelerini
                                           dediği gibi başını çevirdikleri her  bu direnişi anlatmalıyız.
          değil kendi koltuklarını korumanın,
                                           yerde direnişleri görmeleridir. Her  AKP direnişimizi sessizlikle boğ-
          AKP faşizminin hedefi olmaktan kur-
                                           gün birçok eylem haberi duymalılar.  mak istiyor. Buna izin vermeyecek
          tulmanın küçük hesapları içerisine
                                           Gittikleri her yerde kulakları eylem-  Edirne’den Kars’a, bulunduğumuz
          girdiler.
                                           lerimizin sesiyle uğuldamalı.     her yerden Nuriye ve Semih’in sesini
             Bugün Kamu Emekçileri Cephesi
                                              Biz halkız. Seksen milyonuz. Ve  haykıracak, BİZ KAZANACAĞIZ!
          direnmenin, teslim olmamanın tarihini
                                           de en önemlisi hakkı olan biziz. On-
          yazıyor. Nuriye Gülmen ve Semih
                                           ların adaletsizliği, haksızlığı karşısına  Direnişe Ses Olmaya Direnişi
          Özakça bugün biz bu yazıyı yazarken  eylemlerimizle çıkmalıyız. Her birimiz
          açlık grevi direnişinin 47. gününe                               Anlatmaya Devam Ediyoruz
                                           bir Nuriye ve Semih olmalı. Onlar
          girdiler. Onlar sadece kendileri için                               Ankara'da 22 Nisan'da Yüksel Di-
                                           nasıl ki gözaltına, işkenceye, yağmura,
          değil işinden atılan yüzbinin üzerinde  soğuğa, sıcağa rağmen ısrarlı bir di-  renişi'nin afişleri Şahintepe, Şirintepe,
          kamu emekçisi için direniyor. Onlar                              Misket, NATO Yolu ve Fahri Korutürk
                                           reniş hattı yarattılarsa bizler de onların
          aç bırakılan, yoksulluğa mahkûm edi-                             bölgelerine asıldı.  Toplamda 50 afiş
                                           açtığı yoldan ilerleyip onların sesini
          len, adaletten yoksun bırakılan tüm                              asıldı.
                              Dergimizin 12. sayısının yayınlandığı 30 Nisan 2017 günü;
             *KEC Yüksel direnişi 173. gününde,  Nuriye Gülmen ve Semih Özakça açlık grevlerinin 49. günündeler
                                           *KEC Malatya direnişi 93. gününde
                           *KEC İstanbul Cevahir AVM önünde Nazife Onay’ın direnişi 41. gününde
                                       *KEC Düzce Alev Şahin direnişi 69. gününde
               *Dersim Seyit Rıza Meydanı’nda Kemal Amca'nın direnişi 81. gününde, açlık grevinin 62. gününde
                      1 MAYIS ALANINI DA DİRENEREK KAZANACAĞIZ!                                                3 35
   30   31   32   33   34   35   36   37   38   39   40