Page 36 - Yürüyüş Dergisi 12. Sayısı
P. 36

ŞİİR:
                                                                       BİZ - HAYATIMIZ - YAPTIĞIMIZ İŞ
                                                                         Ninni söylemez gözlerimiz hayat ağrılarına.
                                                                          Kalbimizin ensesinden kıvrılan yağlı uzun
                                                                       saçlarımız yok. Ne bir siyah tül edalı prenses
                                                                       âşık oldu bize ne de biz onun aşkım çiğneyerek
                                                                       karanlık ufuklarti med....id nigahlar atfettik. Kol
                                                                       düğmelerimiz yüreklere saplı hançerler değil
                                                                       yakamızın iliğinden bir kuru kafa bakmıyor.
                                                                       Aşırıp atmayız omuzumuza Arşen Lüpen'in pe-
                                                                       lerinini biz de sizin gibi pantolon giyen, yemek
                                                                       yiyen kolu, kafası sapsağlam herifleriz.
                                                                         Yalnız her işçi gibi ceketimiz yamalıdır.
                                                                       Yenisi yok ve karnımız nadiren tok.
                                                                         Dinle
                KISSADAN HİSSE                                           hayatımızı, 9 kelimede.
                                                                         Sabah saat sekiz
                ÇIRPINAN KURBAĞA                                         grevdeyiz.
                İki kurbağa süt güğümüne düşmüşler. Birisi biraz çırpınmış ve  Saat on
              bakmış ki kurtulma ümidi yok, kendini bırakmış ve boğularak ölmüş.  fertiği çekti patron.
              Öbürü çırpınmaya devam etmiş. Çırpınmış, çırpınmış, çırpınmış.  Akşam beş,
                Tam kollarındaki derman tükenecekken bir de bakmış ki süt,  barikatlarda düşmana ateş.
              çırpınma nedeni ile tereyağına dönüşmüş.  Tereyağının üstüne  Gece dokuz,
              çıkıp, bir sıçrayışta güğümden dışarı atlarken de düşünmüş, ikimiz  kodeste Kapital okuyoruz.
              birlikte çırpınsa idik daha mı erken kurtulurduk.          (Nazım Hikmet)
      Sayı: 12
              Direnişçilerin Günlükleri’nden    rinden ayrı değildir, bu yüzden tek  rencisi. Teşekkür etmek için bekletti-
      Yürüyüş
              19 Nisan Çarşamba:                başına iken dahi hiç yalnız değildim.  ğimde polis korkusu olduğunu anladım.
      30 Nisan                                     Direniş ateşini yakan Ankara-Yük-  Okul çıkışlarında direnişimi görüyor-
      2017       Bugün direnmek kadar güzel bir
              şey daha vardı, gençliğin umudu Genç-  sel direnişçilerine, kararlılıkla devam  larmış. Bir diğeri kimseye fark ettir-
              lik Federasyonu, bunca adaletsizlik  ettiren Malatya direnişçilerine, Aydın’a,  memeye çalışarak “Abla polis müda-
              karşısında halka umut olan Halkın  Düzce’ye, Bodrum’a selam olsun!  hale edebilir, kendi aralarında konu-
              Hukuk Bürosu avukatları ve Adalet    Selam olsun süresiz açlık grevi ile  şurlarken duydum.” diye haber veriyor.
              Okulu Derneği vardı.              faşizmi yenenlere!                Sanki hepsine emek vermişim gibi
                 Burjuva ideolojisine karşı cepheden                              bir yakınlık var aramızda. Direniş ile
                                                20 Nisan Çarşamba
              mücadele eden, halk için devrimci                                   gençlerin yakınlığı aslında. Yağmura
                                                   Cevahir Meydanı'na varıp önlüğü-
              basın Yürüyüş dergisi ve Boran Ya-                                  rağmen durup sohbet edenler oluyor.
                                                mü giymemle birlikte bardaktan bo-
              yıncılık emekçileri vardı.                                          Elinde bir çerez paketi ile gelip, “Di-
                                                şalırcasına bir yağmur başladı. Islanmış
                 Tüm yozlaştırma ve gericileştirme                                renmeye devam edin, direnişiniz bir
              politikalarına rağmen faşizme karşı  zemine rahatça yapıştı ozalitim, ne  şekilde duyuluyor” diyerek çerezleri
                                                rüzgar tanıdı bir daha ne dolu. Koştu-
              direnmenin devrimci olduğunu bilen                                  kabul etmemi istiyor biri. “Kolay gel-
              ve kararlı adımlarla gelen liseli genç-  rurken istemeyerek basanların ayak  sin”deyip gittikten bir süre sonra geri
              lerimiz vardı.                    izleri bile iz bırakmıyordu. Yazı tahtamı  dönüyor bir amca, düşünüp de nedenini
                 “Ben ne yapabilirim ki? deyip bir  kuramadım, elimde şemsiyemle An-  bulmuş, geri dönerek, “evde hanımla
              kenarda beklemek yerine, eşini dostunu  kara’da devam eden açlık grevini ve  da konuştuk, bu ihraçların nedeni
              30. güne davet eden, ev işlerini hızlıca  illerdeki direnişleri haykırdım. Tanıdık  okul müdürleri imiş şerefsizler sizin
              toplayıp, çocuğunu ailesine bırakarak  bir yüz tebessümle yaklaştı, gözlerin-  hakkınızda bilgi veriyor, ispiyonlu-
              direnişe koşan kadınlarımız vardı.  deki ışıltıdan da olabilir bana tanıdık  yorlar sizi. Kendinden olmayanı attı-
                 Direniş alanına gecikmemek için  gelmesi. Yoksa 20’li yaşlarda bir genç  rıyorlarmış.” Amcamız gibi herkese
              “10 dakikalık yolu 2 dakikada geldim”  ne kadar benzeyebilir çocukluğuna?  ayan, AKP kendinden olmayanı ce-
              diyen emekçilerimiz vardı.        İlk öğrencilerimden, Mardin’den. Ne  zalandırıyor. Biz milyonlarız,  AKP
                 Direnişi, polis tacizine rağmen ilk  mutlu bana… Öğrencilerimden destek  tekellerin partisidir, emekçinin değil.
              günden beri takip eden basın emekçileri  almak ne kadar güzelse öğrencilerden  Şu yağan doluya rağmen durup da
              vardı.                            destek almak da bir o kadar güzel.  ‘kolay gelsin’ diyen halkımız şahittir,
                 Haklılığımızı bu kez daha kitlesel  Direnişimin 30.gününde bir gül bırakıp  biz kazanacağız.
              haykırdık. Hak talebim halkın taleple-  hızlıca uzaklaşmak isteyen iki lise öğ-  Nazife Onay


       3 36         2017 1 MAYIS’INI DİRENEREK, SAVAŞARAK KARŞILIYORUZ!
   31   32   33   34   35   36   37   38   39   40   41