Page 83 - 014 IMAN VE KUFUR MUVAZENELERI YENI.indd
P. 83

ONYEDİNCİ  SÖZ                                                       83





                bir uykudur, bir rüya gibi geçti.  Şu temelsiz ömür dahi bir
                rüzgâr gibi uçar, gider.


                      َاא    م َ  آ א    ِ   ْ لא آ ،  َا א    א  د  ْ لاو   نא  ا ِ
                                                                      ْ
                                                        َ
                          َ
                                                            ْ
                                    َ
                                                                          ْ
                                                       َ
                                                             ُ
                                                                   َ
                                                         َ
                                                                  َ َ
                                     َ
                                                    ْ
                        ْ
                           َ َ ْ
                                            َ
                                                                         َ
                                                           َ
                   Kendine güvenen ve ebedî zanneden mağrûr insan, zevâle
                mahkûmdur. Sür'atle gidiyor. Hâne-i insan olan dünya ise, zulümât-ı
                ademe sukùt eder. Emeller bekàsız, elemler rûhta bâkî kalır.
                                                               ِ
                                           ِ
                                        ِ
                       כ ا   ارد     א  د  و !مא  ــ  א      ىَا א ِ
                                         َ
                        ُ َ َ
                                                                ْ َ
                                                         َ َ
                               َ ْ ُ
                                              ُ ُ ْ َ
                       ْ
                                                                    ْ
                                                       ْ
                                                                       َ
                                                                ِ
                                                   ۪ ِ
                                      ۪
                                           ۪
                                  دو        ا  כ ارد    ِ   א
                                                                  َ
                                                        َ ْ ُ
                                            ْ َ ْ
                               ْ َ َ
                                       َ
                   Mâdem hakikat böyledir: Gel ey hayata çok müştâk ve ömre
                çok tâlib ve dünyaya çok âşık ve hadsiz emeller ile ve elemler ile
                mübtelâ bedbaht nefsim! Uyan, aklını başına al! Nasıl ki yıldız
                böceği, kendi ışıkçığına i'timâd eder, gecenin hadsiz zulümâtında
                kalır. Bal arısı kendine güvenmediği için gündüzün güneşini bu-
                lur. Bütün dostları olan çiçekleri, güneşin ziyâsıyla yaldızlanmış
                müşâhede eder. Öyle de: Kendine, vücûduna ve enâniyetine da-
                yansan, yıldız böceği gibi olursun. Eğer sen fânî vücûdunu, o
                vücûdu sana veren Hàlık’ın yolunda fedâ etsen bal arısı gibi olur-
                sun. Hadsiz bir  nur-u vücûd bulursun. Hem fedâ et, çünkü;  şu
                vücûd sende vedîa ve emânettir.
                                                               ِ
                           نازا ،  א  א   א   כ א   هدادوُاو وُا כْ  و
                                                 َ
                           ْ َ ْ َ
                                       َ َ
                                 ْ
                                             ُ َ
                                                    َ َ
                                            ْ
                                                                  ُ َ
                                  َ َ
                                       َ
                                                         َ
                                         ِ
                                                         ِ
                                 تא  ا “      ِ     ” : כ ى ۪    ِ
                                              ْ َ
                                        ْ
                                                   ْ َ
                                     َ
                                  ْ
                                       َ
                                                              ّ
   78   79   80   81   82   83   84   85   86   87   88