Page 94 - 014 IMAN VE KUFUR MUVAZENELERI YENI.indd
P. 94
94 İMAN VE KÜFÜR MUVÂZENELERİ
Yirmiüçüncü Söz
ْ
ْ
َ
َ
َ َ
ْ َ
َ
َ ْ ا ه َ ْدَدَر َ ُ َ َ ْ ا ٓ َن َ ْ ِ ا َ َ ْ ﴿
۪
ُ
ّ *
۪
ِ
ٍ
َ َ
ّ ّ
ُ
﴾ ِ ت َ ِ َ ا ا ِ َ َو ا ُ َ آ َ ۪ ا ِا َ ۪ ِ َ
ّ
*
Birinci Mebhas
Îmânın binler mehâsininden yalnız beşini “ Beş
Nokta ” içinde beyân ederiz.
BİRİNCİ NOKTA: İnsan; nur-u îmân ile a'lâ-yı illiyîne çı-
kar. Cennet’e lâyık bir kıymet alır. Ve zulmet-i küfür ile esfel-i
sâfilîne düşer. Cehenneme ehil olacak bir vaziyete girer. Çünkü:
Îmân insanı Sâni'-i Zülcelâl’ine nisbet ediyor. Îmân, bir intisaptır.
Öyle ise, insan, îmân ile insanda tezâhür eden San'at-ı İlâhiye ve
nukùş-u Esmâ-i Rabbâniye itibariyle bir kıymet alır. Küfür, o nis-
beti kat'eder. O kat'tan san'at-ı Rabbâniye gizlenir. Kıymeti dahi
yalnız madde itibariyle olur. Madde ise; hem fâniye, hem zâile,
hem muvakkat bir hayat-ı hayvanî olduğundan kıymeti hiç hük-
mündedir. Bu sırrı bir temsîl ile beyân edeceğiz.
Meselâ: İnsanların san'atları içinde, nasıl ki maddenin kıymeti
ile san'atın kıymeti ayrı ayrıdır. Bazen müsâvî, bazen madde daha